Corona ve Diğer Virüsler, Neden Ellerin Yıkanmasına Karşı Koyamıyorlar?

Corona ve Diğer Virüsler, Neden Ellerin Yıkanmasına Karşı Koyamıyorlar?

Corona ve Diğer Virüsler, Neden Ellerin Yıkanmasına Karşı Koyamıyorlar?

Türkiye’de ilk corona virüsü (COVID-19) vakasının görülmesinin ardından herkes market ve eczanelerdeki dezenfektan ürünlerine koştu. Raflarda tozlanmaya yüz tutmuş olan jeller ve kolonyalar, bir anda tükendi ancak uzmanlar, sabunla 20 saniye el yıkamanın virüsten korunmanın en etkili yolu olduğunu söylüyor.

Salgın temalı filmlerde gördüğümüz bazı sahneleri gerçek hayatta da yaşamamıza neden olan yeni tip corona virüsü ya da resmi adıyla COVID-19, tüm dünyayı koca bir Hollywood setine çevirmiş durumda. Siyasetçisinden sporcusuna, oyuncusundan üst düzey yöneticilere kadar her kesimden insana bulaşan COVID-19, kamuoyunda müthiş bir panik ve korku havasına neden oldu.

Vaka sayısının dramatik bir şekilde artması, hem vatandaş hem de devlet tarafından alınan önlemleri farklı bir boyuta taşıdı. Marketlere ve eczanelere akın eden insanlar, dezenfektan ürünlerinin olduğu rafları boşalttı. Uzmanlar, her türlü dezenfektan ürününün virüslere karşı yüzde 99 oranında etkili olduğunu ancak çok fazla kullanılması halinde elde çeşitli yaralara neden olabileceği konusunda uyarıyor. Böyle bir durumda, virüse karşı savunmasız hale gelebileceğinizi belirten uzmanlar, başvurulması gereken yegane yöntemin el yıkama olduğunu ifade ediyor.

Ünlü bilim dergisi Popular Science’ta yer alan bir yazıda Emory Üniversitesi’nde salgın hastalık ve küresel sağlık alanında profesör olarak görev yapan Matthew Freeman, “Sabunla 20 saniye el yıkamak; kendinizi, ailenizi ve etrafınızdaki insanları korumanın en önemli yollarından biridir” diyor.

Her gün yapılması gereken fiziksel bir temizlik aktivitesi olan el yıkama, neredeyse tüm bulaşıcı hastalıklara karşı duvar oluyor. Sabun, cildinizdeki yağları ve kirleri parçalarken, su ise parçalanan bu yağ ve kirleri uzaklaştırarak mikropları alıp götürüyor. Prof. Dr. Freeman, ellerinizi birbiriyle ovuşturarak, yağları ayırmak için gereken sürtürmeyi oluşturduğunuzu söylüyor.

El yıkamanın ne kadar etkili olduğunun yüzlerce yıldır bilinen bir şey olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Freeman, dünya üzerindeki pek çok dinin, el yıkamayı ibadetin bir parçası olarak gördüğünü belirtiyor. Buna rağmen Prof. Dr. Freeman, el yıkamanın geniş kitlelerce benimsenmesinin çok uzun bir zaman aldığını söylüyor.

Yapılan araştırmalar, insanların yalnızca yüzde 19’unun banyoyu kullandıktan sonra ellerini yıkadığını gösteriyor. Ayrıca bazı çalışmalara göre, ellerini düzenli yıkayan insanlar dahi sabunu 20 ila 30 saniye köpürtmüyorlar.

Yeni tip corona virüsü salgını hakkındaki haber bombardırmanının insanlara ellerini yıkamayı hatırlattığını ifade eden Prof. Dr. Freeman, bunun yalnızca dönemsel değil, her zaman yapılması gereken bir aktivite olduğuna dikkat çekiyor.

Uzun lafın kısası; ellerinizi sabunla yaklaşık 20 saniye boyunca yıkayın, yüzünüze dokunmayı bırakın, hasta görünen insanlarla aranıza en az 2 metre mesafe koyun, halka açık alanlarda mümkün olduğunca yüzey temasından kaçının ve temizlik spreyi veya ıslak mendil kullanarak kapı kolları, telefonlar ve klavyeler gibi sık dokunulan yüzeyleri dezenfekte edin. Tüm bunların yanı sıra T.C Sağlık Bakanlığı’nın yayınladığı çok basit işlemlerden oluşan 14 gün kuralına dikkat ederek, kendiniz başta olmak üzere ailenizi ve etrafınızdaki insanları rahatlıkla koruyabilir ve hastalık riskini bertaraf edebilirsiniz.

Burcu Keskin
-
Subscribe
Bildir
2 Yorum
Beğenilenler
En Yeniler Eskiler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Günümüzün Görüntülü Radyosu
Günümüzün Görüntülü Radyosu

Günümüzün Görüntülü Radyosu

Sonraki
Hollanda, Koronavirüsün Daha Fazla İnsana Bulaşması İçin Amsterdam’ı Kum Torbalarıyla Donattı
Hollanda, Koranavirüsün Daha Fazla İnsana Bulaşması İçin Her Yeri Kum Torbalarıyla Çevirdi

Hollanda, Koronavirüsün Daha Fazla İnsana Bulaşması İçin Amsterdam’ı Kum Torbalarıyla Donattı

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.