Son dönemde kişisel gelişim dünyada çok moda oldu. Kişisel gelişimin şüphesiz en önemli alt başlığı zaman yönetimi konusudur.
Çünkü şu an elinizde tuttuğunuz şey, tüm vaktinizi kendisine ayırmanızı istiyor ve görünüşe bakılırsa istediğini alıyor.
Hey hadi ama dürüst olalım ne kadar idealist olursak olalım bizi kendisine çekiyor.
8 saat uyuduğunuzu, 6 saat telefonda zaman geçirdiğinizi, 6 saat kendinize zaman ayırdığınızı (Ve bu 6 saati de telefona verdiğinizi…neyse buraya girmeyeceğim.) düşünürsek geriye kalan 4 saatten-eğer süpersonik bir şey değilseniz- pek de bir şey beklememek lazım.
Kalan 4 saatte harika işler çıkaracağını düşünenler gidip Instagram’da fink atabilir…
Evet o halde kalanlarla “Eisenhower matrisi” hakkında konuşalım.
Nasıl, havalı bir isim değil mi?
Kim ulan bu Eisenhower dediğinizi duyar gibiyim:))
Eisenhower Amerika’nın 34. Başkanı. Eee Amerikayı yönetmek pek de kolay olmasa gerek. O da hedeflerini planlamak için bir sistem geliştirmiş.
Şüphesiz Eisenhower sabah kalktığı gibi Twitter’da ortalığı karıştırmak zorunda olmadığından işi biraz daha kolay olsa gerek:))
Eisenhower’in sistemi hedefleri önceliklendirme temeline dayanır.
Yani instagrama girmekle faturaları yatırmak arasında kaldığınızda faturalarınızı yatırmaya teşvik eder.
Ya da bilgisayar oyunu oynamakla tuvalete gitmek arasında kalmanız halinde size önem sırasını hatırlatır :))
Sanırım tuvalete gitmezseniz doğa bunun cezasını zaten kesecektir:))
Eisenhower matrisi 4 temel kutucuktan oluşur…
1- Sağdaki ikinci kutucuk “acil-önemli”
Örneğin; Sınava hazırlanmak, projenizi yetiştirmek, acil bir toplantıya yetişmek…
2- Soldaki birinci kutucuk “acil olmayan-önemli”
Örneğin; dil öğrenmek, kitap okumak, blog yazısı okumak:)) yeni bir hobi oluşturmak, spor yapmak…
3- Sağ alttaki üçüncü kutucuk “acil-önemli olmayan”
Örneğin; fatura, telefon görüşmesi, WhatsApp mesajları…
4- Sol alttaki dördüncü kutucuk “acil olmayan-önemli olmayan”
Örneğin; Instagram’da vakit geçirmek, twit atmak…
İşte karşınızda Eisenhower matrisi…
Temelde hedeflerinizi sınıflandırmaya yarayan bu sistem sizi karmaşık yaşantınızdan da çekip alacaktır.
Ve şunu kabul etmeliyiz ki Elon Musk, Bill Gates, Trump, Barış Özcan, Nusret, Ronaldo… Hepsi bir gün içerisinde 24 saat’e sahip. Sana bir sürprizim var dostum senin de 24 saatin var:)). En azından bir ortak nokta yakaladık :))
O halde bu 24 saati önceliklerine göre planlarsan belki bir Elon Musk olmazsın ama eskisine göre daha düzenli bir hayatın olabilir.
O halde adeti yerine getirelim ve güzel bir sözle noktalayalım yazımızı…
Bir gün kalkacaksınız ve hep hayal ettiğiniz şeyleri yapmaya vakit kalmamış olacak. Şimdi tam zamanı. Harekete geçin.