Bütün Diziler Aynı

Bütün Diziler Aynı

Bütün Diziler Aynı

Aynı tabi. Hepsinin başında “Şiddet ve olumsuz öğeler içerir” deniyor. Hangi dizi başlamadan önce “Sevgi ve olumlu davranışlar içerir” diyor ki? Sevginin var olduğu bir dizi kaldı mı?

Hangi dizide silah yok?

Hangisinde kan, öfke, kin, intikam, acı yok?

Hangisinde örnek alınacak davranışlar var?

Hangisinde bizim gibi insanlar yer alıyor?

Hangi dizide gerçek yaşam var?

Siz işe şık ve abiye giysilerle, her gün saçlar yapılı, tıraşınız düzgün, mis gibi, şık giysilerle mi gidiyorsunuz? Eve gelince topuklu ayakkabılarınız, kemerli pantolonlarınız ve sokak ayakkabılarınızla mı içeride dolaşıyorsunuz?Kaçınız villalarda yaşıyor ve özel arabası –ve hatta şoförü- var?

Neden dizilerde normal vatandaş olmaz? Kapıcı, simitçi, şirkette kapı girişinde görevli memur,  patronun şöförü,  temizlikçi, eczacı, bakkal, marangoz, memur, sanatçı, zanaatkar birileri neden yok?  Herkes lüks şirketlerde, üst görevlerde ve zengin hayatı mı yaşar? Herkes residanslarda, villarda mı yaşıyor? Hepinizin eşyaları yepyeni ve son model mi? Evinizde eskileriniz yok mu? Ya da kalabalığınız?

Neden apartman dairesi ya da küçük bir köy evi filan yok? Köy evi bile yenilenmiş. Eşyalar zamane eşyaları.  Neden eski eşya yok? Neden eşofman- terlik giyen insan yok?

Siz akşam vakti, evinizde dizinizi izlerken makyajlı, abiyeli, parfümlü, kravatlı, kol döğmeli giysileriler mi oturuyorsunuz ? Ayakkabılarınızla mı dolaşıyorsunuz halılarınızda? Neden hiçbir dizide sizin gibi terlik ve polar eşofman giyen insan yok? Neden doğal ve bizim yaşantımızdan uzak dizileri izlemeye mahkumuz?

Hepsi bir beyin yıkaması sanki. Kimse yardımlaşmayı, dertleşmeyi, dayanışmayı, fedakarlığı dile getirmiyor. Hepsi birbirine benzeyen dizileri izlerken beyniniz uyuşuyor. Birilerine kızınca nasıl intikam alabileceğinizi öğretiyorlar. Nasıl adam kaçırılır? Nasıl ıssız yerlere gidilir de o bulunan mekanda nasıl adam katledilir? Nasıl suçlar gizlenir? Nasıl suçlu aklanır?  Silah nasıl kullanılır? Hangi padişah kimi asmış, kesmiş, öldürmüş? Nasıl katliam yapılmış? Kadınların canı nasıl yakılır? Nasıl ağlatıp, bağırtılır? Adam nasıl dövülür? Nasıl kafaya silah dayanır? Nasıl mafya olunur?  Nerede, nasıl olay çıkarabilirsiniz hepsini dizilerde öğretiyorlar? Genç nesil bizim izlediğimiz, sevgi dolu hiçbir diziyi izlemedi. Bilmiyor.

“Aile” denen kavram hiçbir dizide yok. Hep birbirlerini aldatan, kötülük yapan, tuzak kuran insanlar var. Hiç saf, masum, iyi niyetli insan yok.  Bu yaşamlar yoksul ya da köylü insanlara ne kadar hitap eder? Onlar silahlı, şiddetli, olumsuz öğe içeren bu dizilerde kendilerine uygun ne bulabilirler?

Biraz farklı olun. Bu CORONA günlerinde ders aldığımız güzellikleri gösterin. Mesela doğada yaşamı anlatın. Belgesel olarak değil, dizide. Köyde yaşayanların dizisi olsun mesela. Ya da manken gibi güzel kadınlar- erkekler değil de yaşlılar olsun. Hastalıklarla ve yalnızlıkla mücadele eden yaşlıların dizisi olsun. Farklılık olsun diye bir doktor dizisi yaptınız. Bak nasıl beğenildi.

TRT eski dizileri yeniden yayınlayacakmış. Perihan Abla ile başladılar ama onu da birinci bölümden başlamadan, garip bir şekilde sundukları için güzel olmadı. Ama olsun.

Yeniden “Perihan Abla, Bizimkiler,  Şehnaz Tango, Hayat Bilgisi, Süper Baba, İkinci Bahar “dizileri yayınlansın.  Yeniden aile ve sevgi kavramı hatırlansın. Lütfen.

Benim izlediğim dizi yok. Günümün 3-4 saatini öfke ve silah dolu, beni gerecek dizilere ihtiyacım yok. Hayat zaten yeterince zor ve yorucu. Akşam olunca kafamızı rahatlatmak, güzel bir şeylerle ruhumuzun okşanmasına ihtiyaç duyuyoruz artık. Lütfen biraz farklılaşın.

Eski, usta  oyuncuların yer aldığı o eski dizleri yayınlayın bari. Yenilerini çekemiyorsanız.Seksenler ve Çocuklar Duymasın dizileri kaç sene izlendi ve izleniyor. Düşünün.  Artık sevgi olsun. “Olumlu öğeler içermektedir” diye başlasın diziler.

Lütfen!

Dans Eden Kelimeler
Bale Sanatçısı, yönetmen Kağan Can Odabaşı ile eşi Editör, kitap yazarı Ayşegül Toker Odabaşı olarak yaşadıklarımızı, yaşam denen sahnede karşımıza çıkanları sizlerle paylaşmak istiyoruz.(Böyle diyerek başladık ama maalesef ben Ayşegül, tek başıma sürdürmek zorundayım. Eşim artık bu boyutta değil.)
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Yaşamayı Sevmek İçin Önce Kendini Severek Başla
Yaşamayı Sevmek İçin Önce Kendini Severek Başla

Yaşamayı Sevmek İçin Önce Kendini Severek Başla

Sonraki
Daha İyi Bir Hayat İçin
kooplog

Daha İyi Bir Hayat İçin

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.