Sorun ne biliyor musunuz? Sorun bir türlü kabullenememek aslında . Sorun gidebilenlere alışamamak . Son her gelenin kalmasını isterken buna inanmamıź. İnanarak mutlu olmamız. Gidecegini bile bile gitmeyeceğine inanmak.
Aslinda ne kadar masumca bir düşünce. Ne kadar olması gereken fakat olmayan bir inanış. Bırakın gitsinler be . Böyle daha güçlü olmadık mı zaten? Böyle düşmeler yüzünden kalmadık mı ayağa her seferinde ve daha güçlü.
Biz yine kendimize yakışanı yapıp ,o yolda dik bir şekilde inanarak yürüyelim. Gelene kapı açık, gidene kapı açık. Keşfedilmemiş bir gezegen olduğunuzu düşünün . Bakalım kim hayatta kalıp bu güzel gezegenin can suyunu bulabilecek?
Ne olursa olsun buralara nasıl geldiginizi unutmamanizi istiyorum sizden. Dizlerinizde ki yaralara bakın mesela . Unutmak için o yarabandılarını çıkartın ve bakın o yaranin tazeligine. Lutfen kimsenin kanatmasina, olan biten her şeyin yinelenmesine imkan vermeyin. O kadar dik durun ki size ulasmaya çalışsınlar , zorlansınlar ve bu şekilde sizi anlasınlar. Değeriniz bilinsin istiyorum. Çünkü sen içi süprizlerle dolu fakat dışı gösterişsiz o kutusun . Bırak seni açsınlar . Icini gorunce sevsinler. Hak etsinler . Dilerim gönlünü yormayana denk gelesin .
Günün birinde uyanacaksın . Hayal ettiğin her seyin icinde bulacaksın kendini . Sakın umudunu kaybetme .