Bira, Aslında Sağlıklı Olabilir Mi?

Bira, Aslında Sağlıklı Olabilir Mi?

Ülkemizde her ne kadar bira tüketme kültürü yaygın olmasa da bira, günümüzde su, kahve ve çaydan sonra en çok tüketilen içecek. Özellikle Kuzey Avrupa ülkelerinde bira tüketmek, âdeta bir gelenek olarak görülüyor. Hâl böyleyken biranın sağlıklı olup olmadığı da merak konusu oluyor. Diğer tüm alkollü içeceklerde olduğu gibi birayı da dozunda ve kontrollü tüketmek, son derece önemli. Bilinenin aksine bira dozunda tüketildiğinde sağlık açısından pek çok yararlı etkiye sahiptir. İşte biranın sağlığa faydaları:

Saç ve Cilt Bakımı

Bira, içerisindeki aminoasitler ve antioksidanlar sayesinde cilt ve saç parlaklığının korunmasına yardımcı oluyor. Bira, aynı zamanda B vitaminleri, protein, demir, çinko, magnezyum gibi cilt için yararlı pek çok maddeyi de içeriyor.

Aynı zamanda bira, saç köklerini besleyen önemli bir kaynaktır ve saçları besleyerek güçlenmesini sağlar.

Bira, Aslında Sağlıklı Olabilir Mi?

Unutkanlığı Azaltıyor

Yapılan araştırmalara göre, bire kontrollü tüketildiğinde unutkanlığa iyi geliyor. Özellikle ileriki yaşlarda oluşabilecek unutkanlık ve Alzheimer hastalığını önlemede son derece etkili. Şikago Loyola Üniversitesi’nde yapılan araştırmada, bira tüketenlerin tüketmeyenlere göre Alzheimer hastalığına yakalanma riskinin %23 oranla daha az olduğu ortaya kondu.

Böbrek Taşlarının Düşürülmesine Yardımcı Oluyor

Halk arasında alkolün, böbrek taşı düşürmeye yardımcı olduğuna dair bir inanış vardır. Bira, temelde bu işlevi sıvı oluşu ile yapıyor. Bol miktarda sıvı tüketmek, baskıya neden olarak böbrek taşlarının daha kolay düşürülmesini sağlıyor. Bununla birlikte bira içmenin böbrek taşını engellediğine dair araştırmalar da mevcut.

İltihap Oluşumunu Engeller

Biradaki iltihap oluşumunu engelleyen madde şerbetçiotudur. Şerbetçiotu, alternatif tıpta yatıştırıcı ve antibakteriyel amaçlı kullanılan bir maddedir. Son zamanlarda yapılan araştırmalarla birlikte iltihap önleyici etkilerinin olduğu da kanıtlanmıştır.

Kemikleri Güçlendiriyor

International Journal of Endocrinology’de yayımlanan bir rapora göre, az miktarda alkol tüketmek kemiklerin güçlenmesini sağlıyor. Ancak alkolün miktarı, oldukça önemli. Raporda şarap ve bira gibi düşük alkol seviyeli içeceklerin tüketilmesi, öneriliyor.

Sindirime Yardımcı Olur

Yapılan araştırmalar, bira tüketimi ile mide asidi üretiminin ilişkili olduğunu ortaya koydu. Bira, sindirime yardımcı olan ve mide asidi üretimini düzenleyen pek çok madde içeriyor.

Kansere Yakalanma Riskini Azaltır

Biranın erkeklerde prostat kanserine, kadınlarda ise meme kanserine yakalanma riskini azalttığı kanıtlandı. Şerbetçi otunda bulunan xanthohumol isimli bileşenin, kansere sebep olan kimyasal reaksiyonları engellediği biliniyor.

Bira, İlaç Olarak Kullanılıyordu

Bira, bilinen en eski alkollü içeceklerden biridir. Arkeolojik çalışmalara göre biranın tarihi, sekiz bin yıl önceye dayanıyor. Biranın, bir tesadüf olarak bulunduğu ve ilk zamanlarda besin olarak tüketildiği bilinmektedir. Bira, II. Ramses döneminde Sümerliler tarafından içine bal katılarak ilaç olarak tüketilmiştir.

Alkolsüz Bira Daha mı Sağlıklı?

Son dönemlerde alkolsüz bira tüketimi, daha yaygın hâle geldi. Alkol içermemesi ve kalori miktarının düşük olması sebebiyle alkolsüz biranın daha sağlıklı olduğu düşünülüyor. Alkolsüz bira, pek çok yönden normal biraya göre daha sağlıklı. Alkolün içermemesi, karaciğer sağlını tehdit eden bir unsurun da ortadan kalkması demek. Alkolsüz bira, özellikle sporcuların tüketimi için oldukça uygun. Ek olarak, alkolsüz bira bağışıklık sistemi için de pek çok olumlu etkiye sahiptir.

Tüm bu bilgilere rağmen, biranın faydalarının araştırıldığı çalışmaların henüz tamamlanmadığını ve yeterli bilgilerin olmadığını belirtelim. Bununla birlikte birayı kontrollü tüketmenin, bağımlılık yapabilme ihtimaline karşın son derece önemli olduğunu tekrar hatırlatalım. Biranın günlük tüketimi erkeklerde 660 mililitre, kadınlarda ise 330 mililitre olarak sınırlandırılmıştır. Biranın, pek çok yararı olmasına rağmen tamamen sağlıklı, şifa kaynağı bir içecek olmadığını unutmamak gerek.

Nihal Zengin
İstanbul Üniversitesi TDE mezunu. Hâlihazırda yüksek lisans tezini tamamlamaya çalışıyor. Çok okur, çok yazar, az konuşur. Hoşgörünün dünyayı daha iyi bir yer yapabileceğine inanıyor.
Subscribe
Bildir
1 Yorum
Beğenilenler
En Yeniler Eskiler
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Ürkek Yürek…
Sonraki
Yapay Zeka ve İnsan Irkının Geleceği

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.