Değer vermek, değerli hissetmek… Fazlasıyla ayrıntı isteyen önemli ve bir o kadar da sevgi dolu hissetmektir. İnsan bazen sadece bu yüzden yorulur. Fazla anlam yüklediği için , bi’ anda o insanı hayatının merkezine alıp verilmemesi gereken bol değer verilir. Gözün kör olur. Zaman geçer. Gözlerin açılır. Yorgun hissediyorsundur. Bitmiş, tükenmek üzere; dayanamayacakmışsın gibi geliyor. Sonrasında neden ve n’asıl bu hale geldiğini sorgulayıp duruyorsun. Ve hatta “Ben bunu hak etmedim” cümlesi diline pelesenk oluyor. Çoğu zaman gözlerin doluyor. Gece yatmadan , rüyanda , sabah kalktığında, metrobüste, kulaklığın ucunda çalan şarkının herhangi bir cümlesinde kendine dair bir şeyler çıkarıyorsun. Acın tekrar ilk günkü halini alıyor. Bazen saçmaladığını düşünüyorsun. Sonra… Gözlerini kapattığında, teninde dokunuşlarını hissedip birden ürperiyorsun. Parmak uçların uyuşuyor sonra. Gözlerini açtığın an; birer damla yaş süzülüyor yanaklarından ve biraz daha ilerleyip dudaklarını öpüyor o tuzlu su. Sen mi ? Verdiğin gereksiz değerin farkına varıyorsun. Aynı zamanda kırgınsın da. Çünkü aynı şey onun başına gelse sen bi’ yolunu bulur yanında olurdun. Kırıldığınla , verdiğin değerle kalıyorsun böyle. Düşünüp duruyorsun deliler gibi. Bi’ sonuca da varamıyorsun. Cevaplarını bilmediğin soruların peşinde koştur dur anca. Sana kalan şey bu çünkü. Sorgulamak.. Bazen de bi’kaç damla gözyaşı..
Bazen de Bi’kaç Damla Gözyaşı
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
2 Yorum
Beğenilenler