Odaya girerken, kendimle baş başa kalmak adına, kapıyı kapatmıştım. Rahatsız edilmek istemedim. Kapının önünden sesler geliyor. Tıkır tıkır, pıtır pıtır. Kim var orada? Üff kim geldi, beni neden rahatsız ediyor, dalıp gittiğim bu güzel alemden beni ana çekmeye çalışıyor.
Tık tık tık, içeri girebilir miyim?
Giremezsiniz…. Kimsiniz?
Benim, tanımadın mı beni? Senim ben… Seninle yalnız konuşmaya geldim.
Benimle benim yalnız konuşmam. Ne konuşacağım ki kendimle? Alayım içeri, bakalım neler konuşacağız.
Biraz şaşkın aldım kendimi içeri. Benden daha mı genç duruyor ne? Saçları uzun, cildi pas parlak. Nerden çıktın sen?
Paralel evrenden geldim.
?
Evet neden şaşırdın ki, paralelde başka bir hayat yaşanıyor. Tercihlerimiz ile belirliyoruz hayatlarımızı. Bakıyorumda, sen biraz yaşlanmışsın sanki. Hayat seni yormuş sevgili kendim. Oysa bana baksana… Hayatımı istediğim gibi yaşıyorum. İstersem gidiyorum, istersem geliyorum. Anlık para kazanıyorum. Senin gibi geleceğe yatırım yapmaya uğraşmıyorum. Geleceğim olacağı ne malum, belki de şu an ölüvereceğim. Yaptığımı sandığım yatırımlar kime kalacak? Kocama mı? Koca da istemedim ben. Kendi kendime yettim bu zamana kadar. Yüzündeki çizgilere, saçındaki beyazlara bakılırsa koca pekte iyi bir şey değil. Koca mı seni yaşlandırdı? Belki de para kazanma telaşıdır seni böyle yıpratan. Benim öyle bir telaşım yok, para harcamak bana hiçbir zevk vermiyor. Zaten bu alma ve verme eylemeni anlamıyorum hiç… Sade yaşamak varken. Doğanın, denizin, güneşin, karın tadını çıkarmak varken alış veriş merkezlerinde vakit harcamak niye? Onu da seçmedim ben. Parfüm yerine çiçekler kokladım, kapalı spor salonları yerine, denizlerde yüzdüm, karda oynadım. Sen bunları biliyor musun? Karda ne zaman oynadın mesela?
Ayyyy ben kar sevmem ki! Buz gibi, kar yaşlandırır insanı yahu…
Doğru havasız alışveriş merkezleri diri tutar cildi.
Sen yürümeyi de sevmiyorsundur Allah bilir. Her yere araba ile gidenlerdensindir, aman adım atma yağların erir.
E herhâlde kendimi niye yorayım ki?
Offf canım kendim, kapalı kaldığın hapishaneden çık dışarı, aç gözlerini, etrafına bak, seninki kendini sevmek değil, oysaki hep kendini sevdiğini söyler durursun…