Öyle bir çiçekki dünyada sadece bir taneymiş.
Ve normal insanların ulaşamayacagı çok çetin ve yüksek bir dagın en doruk noktasındaymış.
Öyle bir çiçekmiş ki onu koklayan; güzel çiçegin,sürekli canlı ve misss gibi kokmasını saglarmış.
Öyle narin ve hassas bir çiçekmiş ki ufak bir esintide hemen soluyor ve boynunu büküyormuş.
O kadar güçlü bir çiçekmiş ki bu esintiler geçtiginde daha çok dayanıklı hale geliyor ve daha güzel kokmaya başlıyormuş.
Bu çiçegi koklamak isteyen,cesur ve kararlı bir şekilde, ince uzun ve çetin bir yolda ilerlemiş ve bu güzel çiçegi koklama mesafesine gelmiş.
Narin olan bu çiçegi kokarken kokusunu ruhunun derinliklerinde hissedip tam bütünleşmişken bir fırtına oluyor ve ayagının altında ki destek kayıyormuş.
Fırtına geçtiginde daha güçlü bir koku yayıyormuş.
Öyle kararlıymış ki bıkmadan sabırla tekrar koklamak için mücadeleden hiç vazgeçmiyormuş.
Mis gibi koklamaya bir tık kalmışken vazgeçmezmiş.
Öyle bir yüksekteymiş ki dengesini kaybetmiş olsa param parça olurmuş.
O kadar kararlıymış ki çiçegi koklamak için herşeyi göze alacak kadar korkusuz ve cesurmuş. Çift yönlü.
Çok seviyorum seni. (saygısız dedinya inanki çok hoşuma gitti. Ama saygısız degilim.)