İnsanın kendini yere göğe sığdıramadığı ufacık Dünyada aslında ne kadar küçük olduğu, aciz olduğu her seferinde ilahi irade tarafından kendisine gösterilmiştir. Kimi zaman dertle,kimi zaman hastalıkla,kimi zaman ise sevdiği insanı veya kendisini kendisinden alarak… İşte o zaman anlarız ki bu Dünyada nokta bile değiliz. O vakit bu büyüklüğümüz, kibrimiz, kinimiz neden. Neden hep tepeden bakarız. Neden küçük dağların yaratıcısı gibi yürürüz. Kinimiz kime, gösterişimiz neye.. Kime karşı ululuk taslayıp diğer insanları hakir görüyoruz. Hakir gördüğümüz insanlar Allah katında senden daha sevimli olmadığını nereden biliyoruz. Mevlana’nın tabiri ile Yaratılanı yaratandan ötürü neden sevmiyoruz. Mevlana’nın 9 asırdır neden unutulmadı, günümüzde dahi sözleri insanlığa bir kılavuz mahiyetinde. Çünkü her insanı ayırım yapmadan, büyüklük taslamadan, kibirsiz, menfaatsiz şekilde bağrına bastı. Ve sen, büyüklenen insan, Belki de mezar taşına ismin bile yazılmayacak o bile kısmet olmayacak. O yüzden diyoruz ki : Dünyadan gitmeden önce bırakalım bu büyüklenmeyi,kibri ve yukarıdan bakmayı. Güzel bir şarkı bırakalım ve güzelliği, tevazuyu,dürüstlüğü anlatsın. Şarkımız umut aşılasın insanlığa ve Atlara binip Sonsuz saadete doğru kanatlarımızı çırpalım.
Arş-ı Ayn
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum