Aptal sarışın klişesini filmlerde ve dizilerde oldukça fazla görürüz. Bunu hepimiz biliyoruz fakat size bunun zannettiğinizden daha eski olduğunu söyleseydim?
İlk eğlence sektöründeki aptal sarışın 18. yüzyıldaki bir fransız tiyatro oyununda görülmüştür. Peki filmlerde ve dizilerde sıkça kullanılan bu klişe aslında nedir? Bu stereotipe bir de feminist açıdan bakmaya ne dersiniz?
Feminenlik ve ‘Aptallık’
Gördüğümüz sarışın karakterlerin ana özellikleri genelde pembe giyinmek, parayı alışverişe harcamak veya bunun gibi toplumun feminen olduğuna karar verdiği şeylerdir. Sarışın karakterler genelde bir insandan daha çok bir obje gibi gösterilirler. Zekadan yoksunlardır ama güzel ve popülerlerdir. Feminenliği temsil eden bir stereotipin aptallığı da temsil etmesi, maalesef ki cinsiyetçi söylemleri destekleyen bir klişedir. Genelde zeki olan karakterin daha maskülen olması, basitçe kadınların daha az zeki olduğu alt mesajını taşır.
Pick Me Kızlar Neden Ortaya Çıktı?
Feminenliğin objeleştirilmesi ve aptal olarak gösterilmesi ile özellikle de genç kızların arasında “Ben diğer kızlar gibi değilim.” olayının çıkması şaşırtıcı değildir. Makyaj, alışveriş yapmak, pembe rengini sevmek gibi davranışları aşağılarlar çünkü bunlar “aptalcadır”. Çünkü duyduklarına göre, feminen bir kadın olmak aptal olmak demektir.
Her ne kadar hepimiz bu kişilerden nefret etsek bile, ne yazık ki bu kişilerin kız olmayı daha az zeki olmakla ilişkilendirmiş, içselleştirilmiş mizojenisi olan kişiler olması muhtemeldir.
Sarışın mı Esmer mi?
Genelde zeki olan karakterin daha maskülen olması, basitçe kadınların daha az zeki olduğu alt mesajını taşır.
Esmer/kahverengi saçlı karakter zekidir, ana erkek karakter tarafından seçilir. Sarışın karakter daha eğlenceliyken, bütün gece partilerde dolaşırken; esmer olan kız ders çalışarak sabahlar, daha ciddidir, agresiftir, daha ‘bakımsız’dır, vakti olmadığından makyaj yapmaz, alışverişe gitmez, etek ya da elbise gibi “rahatsız edici” kıyafetler giymez, zekidir, bazılarının sarışın karaktere küçümseyerek bakması da yaygındır.
Yani evet, sarışın karakter güzelliği temsil ederken esmer karakter zekayı temsil eder.
Esmer karakter zekidir, maskülendir fakat topluma göre güzel değildir. Sarışın karakter güzeldir, feminendir fakat zeki değildir.
Peki bir kadının zeki olması için maskülen olması şart mıdır? Bir kadın hem zeki olup hem de feminen olan şeyleri yapmayı sevemez mi?
Esmer karakter mi sarışın karakter mi sorusu, sinema açısından bakıldığında güzellik mi zeka mı sorusuna indirilebilir. Kadınları iki şekilde ayırmak bir yana, güzel kadın ve zeki kadın diye ayırmak cinsiyetçi bir yaklaşımdır.
Bir kadın hem zeki hem de güzel olamaz mı?
Bu soruya bu konuda yazmayı araştırırken denk geldiğim bir videonun yorumunu alıntılayarak cevap vermek istiyorum.
Maalesef ki sistemin kadınları bu şekilde ayırmasının sebebi, kadınların ancak emek harcayarak güzel ya da zeki olabileceği, ve ikisine de aynı anda emek harcayamayacağı düşüncesinden kaynaklanmaktadır.
Kısacası, her ne kadar ben de herkes gibi bu klişeyi izlerken keyif alsam bile maalesef ki feminist açıdan incelendiğinde cinsiyetçi olan bir konudur.
Siz bunun hakkında ne düşünüyorsunuz?