Sömestr tatilinde olduğumuz için şehir dışına çıkmaya karar verdim ve Antalya’ya geldim. Bu ve önceki gelişimle ilgili bir vlog olacak . İyi Okumalar.
Öncelikle Antalya da toplu taşıma çok sorunlu. Eğer kendi arabanız varsa şehir gerçekten çok güzel. Ama tabi bir de bu sefer trafik sorun teşkil ediyor. Antalya şoförleri çok kotu. Hiç biri sinyal yakmıyor. Hız sinirinin 90 olduğu yerlerde de 60 la gidiyorlar. Kısaca çok sabırlı bir şoför olmanız gerekiyor.
Burada Konyaaltı çevresinde oturduğum için ve kendi arabam olmadığı için toplu taşımayı kullandım. İlk gün 5m alışveriş merkezine gittim. Buraya gezmekten ziyade alışveriş yapmak için gelmiştim. KC06 otobüsü önünden geçiyor. Ek olarak Alışveriş merkezinin karsısında Lunapark var. Çok büyük olduğunu söyleyemem ama küçük de değil. İdare eder bir lunaparktı kısacası.
Sonraki gün ML22 adli otobüsle Antalya Müzesine gittim. Lisenin adını hatırlayamadım ama bir lise durağında inip yürümem gerekmişti. Çoğu otobüs müzenin önünde durmuyor. Bu da sağlam bacaklar gerektiriyor, İçerisine gelirsek Artemis’ten Zeus’a kadar birçok tanrının heykeli var ve çok güzel muhafaza edilmiş. Gitmenizi öneririm. Öğrenci olduğum için 30 lira karşılığında müzekarti almıştım. Su an ne kadar bilmiyorum ama müzeye gecen sene almış olduğum kartla girdim.
Daha sonra Müzenin karsısında kafeler var, uçsuz deniz ve Konyaaltı sahili manzaralı. Kısın çok rüzgârlı olan şehir sonbaharda bile aşırı sıcak. Yazın gelmenizi önermiyorum bile. Eylül ayında denize giren insanlar olacağı için kimse sizi yadırgamaz yüzmek istediğinizde. Konuyu dağıtmadan Atatürk parkı var müzenin karsısında ve içerisinde Antalya belediyesine ait olan bir restoran var fiyatlar çok uygun ve denize sıfır manzaralı. Bence yemeklerin kalitesi de güzel. Diğer kafeler hem çok pahalı hem de müşterilerin yüzlerine bakılmıyor. İlgilenmiyorlar.
Konyaaltı plajı benim oturduğum yere yürüme mesafesi olduğu için otobüs kullanmadım. Sahil uçsuz bucaksız. Ücretli beach club kısımlar olduğu gibi ücretsiz koca sahil de mevcut. (Ben İzmirli olduğum için en çok buna sevindim. İzmir’de ücretsiz Plaj sayısı neredeyse 1 O da Çeşme Ilıca Halk plajı. ) Antalya’ya Eylül ayında gittiğimde deniz çok güzeldi.
Ve Antalya’nın kalbi olarak görülen Kaleiçi. Kaleiçi’ne de KC06 otobüsüyle gitmek mümkün. Kaleiçi deniz kenarında bulunan büyük kalenin etrafında kurulmuş kafelerden oluşuyor. Deniz manzaralı kafeleri yok ama yine de güzel. Her zaman kalabalık olan bir yer Kaleiçi. İzmir’in Alsancağı gibi.
Son olarak da Anadolu Ateşi gösterisine gitmiştim. Bilet fiyatlarını ne yazık ki bilmiyorum Tanıdığım vasıtasıyla ücretsiz izlemiştim ama kesinlikle gitmenizi öneririm. Gerçekten buram buram Anadolu kokan bir gösteriydi. Muhteşemdi.
Otobüs bilet fiyatları da yetişkin 3.50 tu 2019 yılının eylül ayında. Vlogum bu kadardı. Okuduysanız teşekkür ederim, beğendiyseniz de yorum yapmayı unutmayın 😛
(Çektiğim fotoğraflardan hiçbiri yüklenmiyor.)