Merhabalar,
Bugün izlemek için gün saydığım, Barış Özcan’ın da önerisiyle izlemek için delirdiğim ama okul önceliğinden dolayı ertelediğim, sınavlar bitince gömülüp izleyip bitirmeye kıyamadığım, uğruna Netflix aldığım bir diziden bahsetmek istiyorum. : Sıcak kafa
Dizi nereden çıktı?
Dizi Afşin Kum’ un 2018’de yayınlanmış aynı isimli kitabından uyarlama. Mert Baykal ve ekibinin senaristliğini yaptığı; Osman Sonant, Şevket Çoruh ve Hazal Subaşı’nın başrolde yer aldığı dizi 2 Aralık’ta Netflix ‘te yayınlandı. Distopik bir dünyayı konu alan dizi Türkiye’de yapılan işlere göre fazlasıyla başarılı.
Afşin Kum kimdir?
1972 İzmir doğumlu. Boğaziçi Üniversitesinde bilgisayar mühendisliği, Bilgi Üniversitesinde sinema-televizyon öğrenimi gördü. 1997’den bu yana çeşitli kurumlarda yazılımcı ve yönetici olarak çalıştı. 2010 yılından itibaren Afili Filintalar sitesinde ve Ot dergisinde deneme ve öyküleri yayınlandı. 50 Şahane Hikâye ve İstanbul 2099 öykü derlemelerine öyküleriyle katıldı. İlk romanı Sıcak Kafa, ilgiyle karşılandı, 2017 GİO Ödüllerinde en iyi roman ödülünü aldı. İkinci romanı Kübra, Şubat 2020’de yayınlandı.
Dizi Oyuncuları
Ana karakterler
- Osman Sonant – Murat Siyavuş
- Hazal Subaşı – Şule
- Şevket Çoruh – Anton Kadir Tarakçı
Yardımcı karakterler
- Tilbe Saran – Emel
- Kubilay Tunçer – Fazıl Eryılmaz
- Özgür Emre Yıldırım – Özgür Çağlar
- Gonca Vuslateri – Yasemin
- Haluk Bilginer – Haluk
- Barış Yıldız – Erol Taşlı
- Arda Anarat – Arif
- Furkan Kalabalık – Serhat
- Erdem Akakçe – Cevat
- Şebnem Hassanisoughi – Canan
- Cüneyt Uzunlar – Haydar
- Zerrin Sümer – Makbule
- Hakan Gerçek – Can
- Mensur Safçiu – Viktor
- Haki Biçici – Suat Gürbay
- Kubilay Karslıoğlu – Ertem
- Tuğba Çom Makar – Derya
- Feriha Eyüboğlu – Suzan
- Billur Melis Koç – Azra
- Fuat Fatih Odabaşı – Kerem
- Ozan Çelik – Maksu-D
- Münir Can Cindoruk – Hakan
- Işıknaz Özedgü – Melisa
- Gizem Güçlü – Aslı
- Evren Duyal – Şenel
Konuk karakterler
- Zerrin Sümer – Makbule
- Yetkin Dikinciler – Behzat
- Özgür Cem Tuğluk – Kenan
Dizi ne anlatıyor?
Dizide bir salgın söz konusu. Tıbbi adıyla ARDS, halk tabiriyle abuklama diye anılan bu hastalık konuşarak kulaktan kulağa yayılıyor. Hastalığa yakalanan insanlar birbirinden anlamsız konuşmaya başlıyor. “Sürtünme dürtüsünü silindir nefretine kurban etme.” bunlardan biri. Birbiriyle bağdaşmayan ifadelerle sürekli konuşan bu insanlar nedeniyle hastalık çok hızlı yayılıyor. Sağlıklı insanlar önlem olarak ses geçirmeyen kulaklıklar kullanmaya başlamış.
Hikayenin merkezindeki karakter Murat Siyavuş (Osman Sonant) bu hastalığa karşı bir çeşit bağışıklığa sahip. Diğer insanlar gibi abuklamaya maruz kalınca abuklamaya başlamıyor, sadece kafası ısınıyor. Bu özelliği nedeniyle saklı yaşıyor. Çünkü durumu keşfedilirse ya bir denek faresine dönüşecek ya da üst kurulların koltuğunu kaybetme korkusuna kurban gidecek. Bir gün markette yaşanan olay nedeniyle açığa çıkıyor. Peşine düşen SMK amiriyle beraber olaylar gelişmeye başlıyor.
Duymadığı sürece hasta olmayan diğer insanların başka bir çabası da var. Bu olağanüstü koşullarda yönetimi ele geçirmiş SALGINLA MÜCADELE KURUMU kısaca SMK’nın anlamsız kuralları ile mücadele etmek. Bunun için bir araya gelmiş artı 1 adında bir topluluk var. Bu topluluğun önde gelenlerinden Şule (Hazal Subaşı) ile Murat’ın yolları kesişiyor. Distopik bir dünyada geçen bu hikaye içine minik göze batmayan tatlış da bir aşk hikayesi yerleştirilmiş. Bu aşk hikayesi o kadar tadında bırakılmış ki izleme keyfini kesinlikle artırıyor.
Gelelim teknik detaylara. Oyunculuklar üzerine bir şey söylenemeyecek kadar iyiydi. Ama benim en beğendiğim görsel efektler oldu. Yer yer animatik sahneler vardı. O kadar güzel uygulanmış ki efektler izlediğim görüntüye hayran olmadan edemedim.
Diziyi genel anlamıyla yorumlayacak olursak kesinlikle başarılı bir işti. Verilen emekleri takdir etmeden geçmeyelim. Seyirci için izleme keyfi çok yüksek bir işti. Ve bence en önemlisi hangi türü seviyor olursanız olun bu diziyi severek izleyebilirsiniz. Bence her türlü izleyici kitlesine hitap eden bir iş olmuş.
Her işte olduğu gibi bu dizinin de eleştireni var tabi ki. Sıradan bir izleyici için çok başarılı bir iş iken bir eleştirmenin dikkatini çeken hatalar olabilir. Ben kendimi sıradan izleyici kitlesine koymayı tercih ediyorum ve herkesin Türkiye’de çıkmış böyle başarılı ve Türk klişelerini yıkıp geçen böyle başarılı bir diziyi izlemesini öneriyorum.
Mutlukla kalın