Aşk aptalların işidir. Kör ve sağır oluyor insan. Sadece duymak istediği sese açıyor kulaklarını. Duymak istediği sesin ne dediğini anlamasa da sadece tınısı yetiyor. Kör oluyor bir kere.Sanki karanlık bir oada da kalmış da ışığı açmayı unutmuş gibi. Cesur oluyorsun bir kere. Yapmam dediğin ya da yapamam dediğin ne varsa yapıyorsun. Sonra bir kaç saniye sen bile kendine şaşırıyorsun. Herşey yolunda gitsin ya da gitmesin acı çekiyorsun. Ya özlüyorsun, ya sevsin diye ağlıyorsun. Kimileri dua ediyor,kimileri de kavuşmak için yer arıyor. Hep düşünüyorsun. Beyin bile yeri gelip isyan bayrağını çekiyor. Beyin öyle çalışıyor ki, bir dil öğrenmek istese inanın bu çalışmaya bir hafta da öğrenilebilir. Sonra çaba gerektirir aşk! Sürekli görme çabası, zaman ayırma, aman kırılmasın yanlış anlamasın derken günler geçer gider. Sürekli takip etmek zorunda kalırsın, normal giden hayatını maceraya sokarsın. Kırılsan birşey demeye korkar, trip atsan gitmesinden çekinirsin. Öyle durağan geçmez aşk dediğimiz bu illet. Erkekler kadınları anlamaktan muzdarip, kadınlarda erkeklere laf anlatmaktan. Duygular masum olur elbette, ama aşkın yaptırdıkları biraz lüzumsuz biraz çocukça. Bir de onunla yaşadığın ne varsa ve ona ait ne varsa kodlanır beynine. Kime baksan onu görürsün, kim gülse o gülüyor, biri bir şey dese sanki o konuşuyor. Bir de geceleri uykusuz geçirmek vardır. onunla olan olayları belki binkere hayal etmekten başka işlevi yoktur uykusuz gecelerin. Hatta uyumak için yine onu hayal ederek uyumaya çalışırsın. Aşk aptalların işidir. Çünkü eğer karşınızdaki kişi size bunları hissettirip bunları yaptırıyorsa o doğru kişi değildir. İlla birine aşık olmak istiyorsanız sizi dünyaya kapatmayacak birini sevin ve ona aşık olun. Aşk süreli bir duygudur ve geçiş zamanı herşey yolunda gittiği taktirde altı aydır.
Aşk Aptalların İşidir.
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
2 Yorum
Beğenilenler