Kaybetmeyi bilmemek derken şunu demek istiyorum, herhangi bir yarışmada ya da oynadığımız bir oyunda kaybedince direkt kafamızda bitiriyoruz. Neden ? Çünkü kaybetmek hiç hoş birşey değil. Bizi etkiliyor. Moralimiz bozuluyor, tadımız kaçıyor. Uzun süre boyunca çalışmamız boşa gitti düşüncesine kapılıyor ve bunun kendimize göre olmadığını düşünüyoruz. Aslında kaybetmek kadar normal birşey yok. Nerede kaybedersen kaybet, bu çok normal birşey. Kaybetmeni etkileyecek birçok faktör var. Bir şekilde rakibin senden üste geçmeyi başarmış. İyi de bu senin ezik onunda aşırı güçlü birisi olduğu anlamına mı gelir ? Hayır elbet çünkü hepimiz insanız başta, yani birbirimizden çok farklı değiliz. Farklı bile değiliz aslında. Hepimiz insanız ve yapabildiklerimiz sınırlı. Vücudumuzun çalışma prensibi, duygularımız, tüketebildiğimiz ve tüketemediğimiz, hepsi ortak. Sadece küçük detaylar, küçük ayrıntılar var ki bizi aramızda farklı ya da üstün kılsın. Neticede çalışmadan hiçbirşeyde başarılı olamayız bu gayet açık birşey. Hayata daha realist bakın. Çalışıyor musunuz saatlerce yoksa birazcık çalışıp zaman mı geçiriyorsunuz ? Dediğim gibi rakibinizi üstün kılacak en önemli faktör sizden daha çok çalışmış olması olacaktır. Ki bu çok büyük bir fark değil sizin kötü ve ezik birisi olduğunuz anlamına da gelmez. Belki birazcık çalışsanız dengeler değişecek belki birazcık daha çalışsanız kartlar yeniden dağıtılacak belki çok çalştınız, felsefe ile inancınız ve hırsınız ile belki şampiyon olacaksınız. En iyisi bile olsanız bu sizi tatmin etmeyecktir. En iyiler çok çalışması gerektiğini bilir, çalışır ama en iyi olduktan sonra o çalıştığınında anlamsız olduğunu düşünür sandığı kadar zor olmadığını, sandığı kadar çok çalışması gerekmediğini düşünür. Çünkü ne kadar çok çalışırsa çalışsın hep az gelir. Yani aslında çalışan için basit bişey çalışmak. Çalışmayana zor gelir. Azıcık bile çalışsan meyvesini verir…
KAYBETMEK NORMAL KAZANMAK İSE KÜÇÜK BİR DEĞİŞİKLİĞE BAKAR
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum