SIK DİŞİNİ SABRIM

İlk adımı atmak gerçekten büyük bir cesaret gerektiriyor.Zaten sonucunda da iki seçenek var.Ya karşılaşacağın geri dönüşten boşuna korktuğunu fark edersin ve için rahatlar ya da sabırlı olmayıp ilk adımı attığın için pişman olursun.İlk arayan,ilk mesaj atan,ilk yanına giden olmak gibi..

Bu iki seçenekten genelde hep ikincisi olduğu için “ilk adımı sen at!”sözü bana pek doğru gelmiyor.Attığımız adımlarla zaten nerelere geldik.Artık adım atabileceğimiz bir yer,bir his var mı?Şöyle bir paradoks da var.Çiftlerin her ikisi de böyle düşünürse kavuşmalar nasıl olacak?Bunun cevabını gerçekten bilmiyorum.Ama doğru bir an,iki kişi arasında bir çekim,tesadüf ya da cesaret mi demeliyim bunu açıklayabilir belki.

Bazen de bir yalana inanırsın ya.Değer verdiğini,ilgi gördüğünü,isteyerek yaptığını,farklı bir boyuta geçtiğinizi düşünürsün.İnsan o anın büyüsüne kapılıyormuş.Her şey son bulduğunda ancak fark ediyor,gözümün önünde olanları görememişim diyorsun.Özür dilemek,teşekkür etmek nasıl erdemse “neden” diye sorabilmekte bir erdemdir.Nedenleri ve elinden geleni yaptığını biliyorsan sadece sabretmen gerek.

Zamanla çok şey değişir ya duygular da değişiyor.Nefret,sinir,pişmanlık yerini sabır,cesaretsizlik,vazgeçişe bırakıyor.Buraya kadar karamsar gibi görünsede iyi tarafından da bakmalıyız.Yaşattıklarıyla yüzünü güldüren,sana yeni fikirler katan bir farklı insanı daha tanımış ders çıkarmış oluyorsun.Belki ne yapacağını bilmiyorsun ama artık ne yapmaman gerektiğini gayet iyi biliyorsun.

Noora
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
NEDEN BÖYLEYİZ?
Sonraki
Nedir Bu Dijital Okuryazarlık?
Nedir Bu Dijital Okuryazarlık?

Nedir Bu Dijital Okuryazarlık?

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.