Sabır taşı dediğimiz insanlar vardır. Ve etrafında şımarık birileri. Bi kahve yapsan da içsek derler kahve yapar. Yemek yapsan da yesek der yemek yapar. Güneşlenmek istiyorum dese şezlong kuracak o denli önem verir sevdiklerine. Fakat ” Teşekkür ederim” cümlesini çok nadir duyar . Çünkü etrafına göre bu zaten yapması gereken bir şeydir ve çoğu zaman da beğenmezler yaptıklarını. Size ilahi bir sabır gösteren insanlar evet ,çok kibar, anlayışlı ve arkadaş canlısı insanlardır ama ömrünüzün sonuna kadar böyle kalacaklar sanıyorsanız büyük bir yanılgı içerisindesiniz demektir. Ve belki duymuşsunuzdur çok sabreden çabuk def eder !
Eğer fedakarlıkta bulunduğu davranışları iyi niyetini suistimal etmek için kullanırsanız, size en acımasız halini gösterdiğinde epey şaşırırsınız. Sen hiç böyle değildin, senin egon yükselmiş , şımarmışsın gibi cümleler sarfetmekten başka yapacağınız bir şey kalmaz. Ve hayatınızdan çıkıp gittiğinde ona ne kadar bağımlı olduğunuzu farkedersiniz ama artık çok geçtir.
Size bir hikayeyle bu durumu özetliyim,
Lena ve Tom İngiltere’de yaşayan bir çifttir. Lena her sabah Tom’a güzel kahvaltılar hazırlamakta, köpeğini gezdirmekte, kendi işlerini halledip yemek, temizlik gibi aktiviteleri yapmaktadır. Tom ise Home Office çalışan biridir. Tüm gün evdedir ve tek yaptığı yemek içmek ve yatmaktır. Lena yine her zamanki gibi tatil günlerinde mükemmel bir kahvaltı hazırlar ve yemeğin ardından Tom ,”Gazete almadın mı ?” diye sorar sadece. Öğle yemeğinde yine Tom’un en sevdiği yemekleri yapmıştır Lena ,gazeteyi de gidip almıştır. Yemeklerini yerler, Tom gazetesini eline alır ve “Gazete de kahvesiz okunmaz ki .” der. Lena kırılsa da “İş yorgunluğu var hayatım aklımdan çıkmış .” der ve Tom’un anlamasını bekler. Ancak Tom tabi ki anlamamakta ısrar eder ve kafasını gazeteden kaldırmaz bile. Ve Lena akşama doğru kendini iyi hissetmemeye başlar ve uyuyakalır. Bir zaman sonra bir sarsılmayla uyanır ve gözlerini açtığında karşısında Tom vardır. Tam gülümseyip ona sarılacakken Tom,” Akşam yemeği yapmadın mı ?” der. Lena’nın gözleri dolar ve hasta olduğunu söyler. Tom da dışardan yemek söyleyeceğini söyler ve yanından ayrılır . Gece sonuna kadar da Lena’nın yanına bile uğramaz.
Ertesi sabah Tom uyanır ve yanında Lena’nın olmadığını farkedince kahvaltı hazırladığını düşünüp rahatlar . Fakat kahvaltı masasında şu notu bulur . “Kendi kahvaltını kendin hazırla. Bitti.”
