Gazeteci Uğur Mumcu 28 yıl, Emniyet Müdürü Gaffar Okkan ise 20 yıl önce bugün, karanlık odaklar tarafından katledildi.
Türkiye de 70’li 80’li ve 90’lı yıllar çalkantılı dönemlere şahitlik eden yıllar olarak tarihin tozlu sayfalarında yerini almış ülkenin bir çok kesiminden vatandaşlar bu yılların getirdiği sıkıntıları kendisinde yaşamıştır. Yılların en sancılı olayları ise gazeteci ve kamu personellerine yapılan suikastler di. Bugün 24 Ocak ülkede yıllar değişse de unutulmayan isimler anılmakta kimlerden mi bahsetiyorum. Birincisi Gazeteci Uğur Mumcu ikincisi ise Şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okan iki ismede soğuk Ocak ayında alçakça saldırdılar. İkisinin de ortak noktası ülkenin güvenliği için çabalamasıydı. İkisinin de amacı terörle mücadelesiydi bu iki güzel insanın Gazeteci Uğur Mumcu 24 Ocak 1993’te Ankara’da Karlı Sokak’taki evinin önünde, arabasına konulan bombanın patlaması sonucu suikasta kurban giderek yaşamını yitirdi. Tarihler değişkenlik gösterse de 24 Ocak bir diğer güzel insanı unutulmayacaklar arasına kattı. Diyarbakır’da 1997-2001 yılları arasında vatandaşların sokağa çıkmaya korktuğun devlet organlarının çalışmasının zor hal aldığı devletle millet arasına uçurumların girdiği o yıllarda devletin güvenlik merci olarak bir il emniyet müdürü Diyarbakır’a atandı. Hele ne müdürdü atanan Sakarya’nın Hendek ilçesinde yoğrulmuş bir halk çocuğuydu. Şehit Emniyet Müdürü Ali Gaffar Okkan makam ve mevki ideali yoktu onun tek ideali vatanına memleketine görev aşkıyla yandığı polislik mesleğine verdiği gönül vardı. Makama mevkiye değer vermediğini “Makam peşinde değilim, yapacak bir şey bulamazsam babamın fırınına gider ekmek satarım.” ifadelerine yer vermiştir. Diyarbakır halkı Gaffar müdürü ise 20 yıl geçmesine rağmen hiç unutmadı. Diyarbakır’a gittiyseniz bir çok esnafın dükkanında Gaffar müdürün fotoğrafı yer alır. İsmi ise kentteki bir çok çocuğa verildi. Bir Gaffar müdür gitti bu dünyadan ama bin Gaffar müdür geldi.