Her sene yeni yıl dilekleriyle gireriz bir sonraki yıla. Girdiğimiz yıldan beklentimiz sağlıktır, huzurdur, paradır ve daha fazlası. Ümitliyizdir son ayın son gününde ertesi gün ve ondan sonraki günler için. Heyecanlı oluruz beklentilerimiz için.
Hayat sürekli güzelliklerini yeniler, hayat sürekli farklı bir açıyla görünür gözümüze. Tekrardan doğmuş, huzurla dolmuş gibi olur kimimiz. Kimimizde stabil. Kimimiz küçük bir gülümseme bahşeder teşekkür mahiyetinde, kimimiz çığlıklarla uğurlamaya çalışır, kimimiz güzel kelimelerle anlatırken yaşadığı yılları, kimimiz kötülüğünü anlatacak kelime bulamaz belki de.
Bu yıl için ne düşünüyoruz az çok tahminim var bakılırsa. Evde oturmak, kafamızı dinlemek, hayatı sorgulamak, dört duvar arasında olgunlaşmak yılıydı 2020. Tüm kötülükleriyle koronasından depremine, depreminden yangınına ve kadın cinayetlerine kadar felaketiyle baş etmek yılıydı. Tüm hepimiz üzüntüyü doruklarına kadar hissetti.
2021’den çoğumuz sadece sağlık diledik. O maskelerin bir daha takılmayacağı, sonsuza dek çıkacağı, artık evde oturmanın son bulacağı bolca bolca sağlık istedik.
Hayallerini gerçekleştirmek için çabalarken korona yağmuruna tutulup yaklaşık 1 senedir evde kalan sen, arkadaşlarıyla her gün buluşup dertleşirsen koronadan sonra bir kere bile buluşamayan sen, her yaz tatile çıkıp bir seneden arınırken koronayla mücadele etmeye çalışan sen , sürekli ders çalışmak için kütüphanelere, internet kafelere giderken bu yıl karantinaya maruz kalan sen ve korona olmamak için kafamızı camdan bile uzatmayan bizler.
Çoğumuzun felaket tellalığını üstelenen 2020 artık bitti. 2020 bitti bitmesine ama yaşadığımız zorluklar geri de mi kaldı şimdi herkes bunu düşünüyor. 2021 yılına girdik. Dileklerimizi diledik. Onların olması için çabalamak ve sonrasında oturup beklemek kaldı elimizde. Koca bir hiçiz belki de bu zamanlarda.
Peki şimdi sorayım hepinize 2021 yeni mi yıl?