İkimizde susayarak geldik o çeşmeye ne sen o sudan içitin ne de ben o sudan vazgeçtim. Haram değildi ama biz helal olmasına bile izin vermedik. Biz birbirimizde kül olmayı seçtik, o külü söndürecek su olmak varken…Zor değildi, çok kolaydı senin kalbimi avcumun içine sıkıştırman. Ben öyle gördüm sadece bir kere seni öyle gördüm, öyle öfkeli, öyle saldırgan oturmak bile istemedin, bayılarak uzandığın koltuğa kırgınlığın göz bebeklerinden belliydi. Hatalıydım ama affetmek imkansız değildi. Sen erilebildiğini seçtin, ben erişemediğimi istedim,seni istedim. Yalvarmadığım gece kalmadı, bilirsin sadece sana gece ağlarım. Gece sensin çünkü gündüz zaten aydınlık ben gecemdeki aydınlığı kaybettim. Ben gecemi kaybettim, ben yönümü kaybettim. Hiç mi olmazdı bizden? olurdu…. Sen istemedin sen vazgectin, sen karanlığıma ışık olmayı değil,o karanlığa zifiri olmayı tercih ettin. Biliyormusun bende vazgeçtim seni taşa duvara yaza yaza vazgeçtim benimde kısa sürdü merak etme beni 4 yılımı aldı, sende çok üzüldün eminim 20 gün yetti sana hiç üzülmedim değil. Yıkıldım hataları bile bile bu defa olmaz diye yıkıldım ben vazgeçtim. Musmutlu ol düşünme asla geriye dönecek o kalp paramparça, o kapı kilitli, o gözler kör… Gelme tamam mı vazgeçip geldim deme bu gidişin diğer gelişleri gibi olmicak bundan eminim ben seni bugün bitirdim. Aklımda, kalbimin parçalarında, ve en çok sevdiğin saatlerce baktiğin göz bebeklerimde bitirdim.
İmkansız tercih
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum