Aslında bu blogda iş yerinde yaşanan garip olarlar dışında yaşanan garip duygu karmaşalarından bahsetmek istiyorum. bir dönem müşteri temsilciliğini yaptığım bir telekominasyon şirketinde geçirdiğim karışık duygular oluyordu. yapılan araştırmalarda tahimini olarak normal bir insan yılda 500 kişi ile tanışıp konuşuyor. Bir temsilci ise yaklaşık günde 100 kişi ile tanıp konuşuyor. Bu da yıllık olarak ciddi rakamları görüyor. E malum bu kadar insan ile konuşup her defasında iletişimde olup tepki almak ve o tepkileri olumlu bi şekilde yanıtlamak bir insan için, insan kavramını kısa ve kat kat daha hızlı bi şekilde analiz etme güdüsü kazandırmaya bi hayli yetiyor. Hal böyle olunca ne kadar nötür kalmak istenilsede bu tarafsızlığı koruyamıyoruz. indirim süresinin dolduğu bir abone için arama butonuna tıklayıp sayfalarımı yenilemiştim. Hiç unutamadığım günlerden biriydi o gün. Günümün geri kalanını, hayatımın ne kadar anlamsız geçtiği konusunda düşündürmüştü beni. Telefon çalmayı sürdürürken sunulan kampanya ücretlerine son kez göz gezdiriyordum. Başarılı satışlarımı planlı ilerleyişime borçluydum nede olsa. Bir anda kulaklığımdan sesin burukluğunu hissedebildiğim tek bir cümle döküldü. Alo dedi. o kadar çok alo sesi duyuyordum ki her gün, bu hiçbirine benzemeyendi. İşte orda yüzünü hiç görmediğim ve asla göremeyeceğim bir insan bir anda duygularını aktarmıştı.
herhalde sistem ulaşım sağlamasına rağmen tekrar tekrar aranmış olmalı ki ses üzgün olduğu kadar da sinirliydi. titrek bir sesle bende “ neşe hanım ile görüşebilir miyim?” Dedim. Bir insanın gidişini kalbine anlatmaya, kendinin ikna olduğunu fakat bir türlü inanmadığında emin bir sesle “neşe hanım yok yok öldü o anlamıyor musunuz?” Dedi. 30 saniye boyunca sustum yutkunamadım. Evin içerisinde kalmış yanlız başına felçi bir hasta gibi herşeyini kaybetmişlik çaresizliği vardı sesin. Adam bir anda ağlamaya başlamıştı. Gözyaşlarımı bende tutamamıştım. Garip bi şekilde sonlandırmıştı çağrıyı. Bilirsiniz Eskiden yaşadığınız bir korku sizlere komik gelir. Bu insanın kimyasındaki uyuşusuzluğun nedenlerinden midir bilemem. Belirtmeden yine bir abone ile görüşme sağlıyordum, bulunduğum bölgede deprem olmaya başladı yaklaşık 13,14 saniye sürmüştü. Aboneye şu anda deprem oluyor korkmayın bizler iyiyiz sizin içinde uygunsa kampanyanızı geçiyorum demiştim. Abonenin korkudan sağa sola baktığını ve oturduğu yerden ayağa kalktığını hissetmiştim. Buraya kadar zahmet edip okuduğunuz teşekkür ederim. olursa böyle anılarımı anlatmak isterim. İyi günler.
İş yerinde yaşanan garip olaylar
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum