Dünya adında bir evren var ve sen o evrenin bir figürüsün, merak etme bende öyleyim. O evrende aynı zamanda senin gibi, sana denildiği gibi insan var. Onlar senin çevren, yanından geçen herhangi biri, eşin, ailen…ve onlar seninle bir hayatı paylaşan kişiler. Peki onlar hiçbir zaman sana, “Sen kimsin?” diye sordular mı? Öylesine bir soru değil bu… Gerçekten senin içindeki hislere, ruhuna sordular mı bu soruyu? Sormadılar, en azından artık şu an sormuyorlar, sormak için çabalamıyorlar çünkü sen, sensin işte onlar için. Görüntü olarak varsın. “Ah, tamam…Bu sensin.” diyorlar ama aslında yoksun. Bu yüzden artık, “Ben kimim?” diye soracaksın çünkü sen kendini bilirsen en azından başkaları tarafından bir beden olarak görünsen de kendin için bir ruh olarak görünürsün, görünmek zorundasın. Eğer sende kendine bu soruyu sorup, cevaplamazsan sen bir hiç kimsesin.
Aslında bu kişi sen değilsin, benim… ve benim kendi ruhumu sorgulamama ihtiyacım var. Şimdi soruyorum, “Ben kimim?” Herkes için aynada görünen bir bedenim, ama kendim için hiç kimseyim. Çünkü ben başkasına görünmek için çabalarken kendimi silmişim ama sen silme. Sen hiç kimse olma, sen kendin ol.