Küçük yaşlardan beri düşüncelerimin diğer insanlarla aynı olup olmadığını kontrol ederken buldum kendimi hep.Ne düşündüğümü sakladım ama kim ne düşünür diye hep merak ettim.İnsanların düşüncelerini şekillendiren travmaları vardır.benim aklımın az çalıştığını düşündüren bir anım var.Sonradan anladım ki sorunum dikkat dağınıklığıymış.Bu da ailemin bende yol açtığı bir problem.Ama demem o ki…bilinçaltına ne yerleşirse insan onu kendine kılıf yapar ve bu da günlük hayatına yansımasına yol açar.Başaracağı varsa da başaramaz..
Bir önceki bölümde kavga eden anne ve babanın sorunlu aile için yeterli kavramlar olmadığını söylemiştim.
çocuklar anne ve babalarını örnek alırlar.Onları izler ve farkında olmadan taklit ederler.İlk bilgi birikimlerini onlar üzerinden yaparlar.Her zaman bu böyle olmaz ve kendi istekleri hiçe sayılıyorsa sebebi her ne ise onu yapmaktan kaçınırlar.Anne baba şiddeti gören bir çocuk,bunu taklitte edebilir,bundan kaçadabilir.
Sigaraya arkadaş ortamı da başlatabilir,anne baba içiyor yanlış birşey değil diyip te başlayabilir.Yada verilen zararı görür ve onun gibi olmamak için kaçabilir de..Dediğim gibi;sadece ilk bilgi birikimleri aileden edinilir.bundan sonrası kendi kişiliği ve kendini geliştirme şekline bağlıdır.
***
Sadece anılar iz bırakmaz bizlerde.Merak ettiğimiz,öyle denk geldiğimiz düşünceler kalıcı olur beynimizde bazen.İçinden gelerek yapmak istediğin bir işi,sırf o düşüncenin bıraktığı iz seni yönlendirdiği için yapamazsın.Kendini bu izlerin yol açtığı düşüncelere inandırır ve kişiliğini şekillendirirsin.
Bende de öyle oldu.Ailemi sürekli hayal kırıklığına uğratan bir çocuk oldum.Sebebi hayalerimiz arasındaki farklardı çoğu zaman.Aynı hayalleri kurarken de aynı seviyede istekli olmayışım buna yol açtı hep.Dışardaki insanların düşünceleri benim için hep önemli oldu.Şimdilerde ise dışardakilerin düşüncelerini bırakın,Kendilerinden bile nefret ediyorum.Neyse konumuza dönelim..
Kendi maskemi yarattım bu hayatta.Hayallerimdeki ben nasılsa,o şekilde tanıttım kendimi insanlara.Bunu yaptığım için içten içe vicdan azabı duyup asıl kimliğimi açtığım nadir kişilere sanki sırrımı paylaşıyormuşum gibi hissettim.Ama bu böyle değil.Bunu da kendi kendime öğrendim.Nasıl mı?
anlatacağım bir sonraki bölümde…
Annem benim gözümde kaybetmiş biriydi hep.Meğer kendinden ödün vermeyerek elinde sürekli zafer bayrağı taşıdığını görememişim.İlk travmam bu oldu sanırım.
”iyiler kaybeder anne,ben kötü olacağım!”
SALAK!
Nerede görülmüş iyinin kaybettiği.Kötünün kazandığını görmedim ki.
senin annen iyi olduğu için değil,Şanssız olduğu için çekmiş olmasın bu hayatta?
aptal kız…