Bir önceki yazımda Sendy flower ve hayatı ile benzetmeler yaparak yanlızlığımızın bizlerin en büyük yoldaşı olduğunu anlatmaya çalışmıştım.
Ve Sendy flower şöyle devam ediyor;
8 yaşında babasından ayrılmış , ciddi psikolojik sorunlar yaşayan anne elinde bir kız çocuğu olarak büyümek belki hayatın en zor olan kısımlarından biridir. Annem daha önce akıl hastanesinde yatmış, ağır depreson haplarıyla ayakta durmaya çalışan bir kadındı. Çok geçmeden bu halinden yararlanıp ona asla değer vermeyen bir adamla evlendi. Ve ben babamdan hic haber alamıyordum. Annemin ilac krizleri ve bozuk anksiyetesi altında her türlü şiddete maruz kalıyordum. Aynı zamanda evlendiği adamında adeta stres topuydum. Bazen hortumla dövülürdüm, bazen teknelerle saçlarımdan sürüklenirdim. Kaçmak icin büyük anneme gittiğimde bir sekilde geri dönüşüm annemeydi. Evet şiddet icinde onun sevgisine muhtactım ve annemin kötü biri olduğuna dair tek bir fikrim bile yoktu. ( şiddet, korku, çaresizlik ve muhtaçlık… Sendy bunların bilincinde degildi bunları sonradan öğrendi. Ona göre annesi onun herseyi idi kötülük algısı yoktu. Ta ki sevgisizliğin onu hırçınlaştırdığını fark edene dek)
Beni sevmiyordu annem ama ben onu karşılıksız seviyordum. Kaçıyordum ama bir o kadar onu özlüyordum. Bu hiçbirşeyi değiştirmedi. O hep aynı kaldı. 14 yaşına kadar bazen dayılarımda bazen buyuk annemde bazende babamda kalıyordum. Başıma gelen en kötüsü, pedofili hastası olan benden 40 yaş büyük adamların taciziydi. Ve bunu anlatacak kimselerinin olmayışı. Kimsenin senin derdine ayıracak vaktinin olmaması. Artık emindim… Ben kendimleydim. Ağlarken korkarken canım acırken sadece ben ve tekbaşınalığım. Kimden yardım beklediysem mutlak kötü amaçlarına alet edip faydalandılar. Hiç dişi dostum olmadı çünkü masum ve güzelseniz, kadınlardan bazıları sizin icin kötü planlar kurabilirler. ( Sendy flower hayata en kötü tarafından başlamasına ragmen masum ve iyi niyetliydi. Çünkü sevgi onun doğasında vardı. Kendi sevgisine tutunmuştu. Beklentisi, kader kısmet veya süper güç kurtaricilar da değildi. Kendindeydi… Sadece bilgiye ihtiyacı vardı. Buda kendine öncü olmaktır)
16 yaşıma, parçalanmış dizlerle geldim. Ve aşık olmuştum… İşte asıl ben o zaman başladı…
Diyerek şimdilik bitiriyoruz…
Kaldığımız yerden devam etmek üzere hoşçakalın🌻