‘Ben bir imge çapkınıyım. ‘Lanetlenmiş bir şair ne yazabilir ? ‘ varsayımından yola çıkarsak,olsa olsa elde edebileceğimiz sonucun çömeziyim. demişti Küçük İskender. Çağdaş Türk Şiirinin en önemli isimlerinden biriydi o. Şiiri yazmanın ötesinde yaşayan bir anne edasıyla koruyup kollayan, sarıp sarmalayan bir şairdi.Yazdığı denemeler , günlükler , aldığı notlar ve korkusuzca yaptığı eleştiriler ile edebiyata sanata ve hayata dair çok önemli bir rehberdi. Hayatı hakkında bilgi vermek gerekirse ılık bir ilkbahar mayısında istanbulda dünyaya geldi. Hem 5 yıl eğitim gördüğü Tıp Fakültesini hemde daha sonra okumaya başladığı Sosyoloji bökümünü yarım bıraktı.Daha sonra yazmaya başladı.şiir deneme roman günlük sadece yazdı. Bir çok önemli ödül aldı. Çok önemli sempozyumlarda panellerde oda vardı.Gerek cinsel tercihi gerek savruk düşünceleri gerekse sivri dili ile düşüncelerini söylemekten hiç çekinmedi. ‘Ölüm mü, ölüm hayatın gençken çektirdiği yakışıklı resimler’dedi ve 55 yaşında ona musallat olan kansere yenik düştü.bu dünyaya bu hiç sevemediği ısınamadığı insanlardan uzaklara gitti. iyiki vardı iyiki yaşadı bu dünya üzerinde ve bize yol arkadaşı olucak birçok eserini emanet bıraktı.Çok şanslıyız ama farkında mıyız emin değilim.
Büyük Yalnızlık Küçük İskender
Subscribe
Giriş Yap
Yorum yapmak için giriş yapmalısın
0 Yorum