Koronavirüsün etkisi din, dil, ırk, milliyet dinlemeden tüm dünyaya yayılıyor.
Ülkeler, şimdilik birbirleriyle mücadele etmekten…
Birbirlerine el uzatmaya meyletti.
Yine ulusal ekonomiler…
Bütçeleri dahilinde virüsün ekonomilerine verebileceği yıkımı minimum düzeyde tutmak için ekonomik paketler açıklıyorlar.
Hasılı…
Ne din ne dil ne milliyet…
Hiçbirinin kin ve nefret üretmek için kullanıldığını söyleyebiliriz.
Artık küresel salgın, dediğim gibi şimdilik küresel nefrete de ket vurdu gibi…
******
Şimdi ülkemize gelelim…
Ne oldu yine başladık, bilim, ilim, akıl ve aydınlık kafalar tartışmasına!
Bakıyorum da, bazı had bilmez kişiler; gazeteci mi demek gerek bilmiyorum, sanki nefrete neden olabilecek yorumlar yapıyorlar.
Dindar yurttaşlarımızı gücendirecek türden açıklamaların, içinden geçtiğimiz zorlu dönemde kime ne faydası var? Yahu, ülkemiz zaten senelerdir kutuplaşa kutuplaşa, yuvarlana yuvarlana yol almaya çalışıyor.
Yani, pekâlâ karşı karşıya olduğumuz tehlike virüs ve bununla bilimsel çalışmalar sonucunda mücadele edilir. Yolumuz aydınlanma ve bilimin yolu olmalıdır. Yalnız, bari şu dönemde, toplumu çok fazla germeyelim diye, düşünmekteyim.
Bir bela ile karşı karşıyayız: Toplumumuzu kutuplaştırmayalım. Hep birlikte bu dönemde, devletiyle ve milletiyle yekvücut olarak, tüm gücümüzü bu virüs belasını bertaraf etmek için tahkim edelim.