Haluk Tatar. Her konuda araştırmacı, tecrübe ettiği her konuyu, bilgiyi, açık yüreklilikle öğreten insan. Attığı her adım kişisel gelişime katkı. Kendisi gelişirken başkalarını da geliştiren ve bu işi gönüllü yapan has adam. Gerçekten has bir karakter. Yaptığı her şey ücretsiz ve insanlık hizmetine sunulmuş durumda youtube videosu olarak izlenmeyi bekliyor.
O gerçek bir istihdamcı. Yaptığı işte bir çok insana da çalışma şansı vermiş. Dil, bilgisayar programları, bazı yazılımları öğrenmeye param yok diye dert edinme. Aç Haluk Ağabeyinin kanalını istediğin zaman izle. Çayını, kahveni al ve otur. Keyfine göre izle, başa sar, durdur. Ne karışan var ne görüşen. Ohh misss. 3000 den fazla videosuyla video canavarı. Üşenmemiş emek vermiş. Haaa. Bazılarına üslubu ters gelebiliyor. Dürüst yaklaşıyor olaya. Şirinlik olsun diye söz cilvesi yapmıyor. Kendine bile söylemediğin üşengeçliğini, ertelemelerini pat pat diye yapıştırıyor suratına. Bence yerinde hareket. Biz insanlar, ağırdan almayı seviyoruz ya. Haluk Tatar, adamı şöyle bir kendine getiriyor.
Makine Mühendisi kardeşim 1979 doğumlu. Sadece eğitim amaçlı değil videoları. Kültürlenmek istersen o konuda da videoları var. Dünya Tarihi, siyaset, güncel olaylar daha niceleri.
Yaptığı iş hafife alınmayacak kadar değerli. Zaman ve emek ister. Kendisi üç dil biliyor ve insanlarda öğrensin diye, pratik , dil anlatım videoları yapmış. Çamur atanlar yok değil. O onlara bile ders verir nitelikte. “Beğenmiyorsan daha iyisini sen yap, gönder, ben yayınlarım.” diyor. Bu kadarda açık yürekli.
Neden iyi bir kişisel gelişimci? Şöyle. Kişisel gelişim bazılarının nazarında aydınlanmak adına alınan yol demek. Haluk Tatar tamam bunu yapın ama kendinizi de geliştirin mücadelesinde. Dil öğrenin, spor yapın, araştırma yapın, kısaca bir gününüz diğerinin aynısı olmasın diyor. Daha ne desin?
Videoyu yapmış, teknikleri anlatmış, oynatma listesini belirlemiş. Oynatma listesi diye küçümsemeyin, kimileri arka arkaya video yapıyor, izleme sırasını bilmiyorsun. Yol gösteren yok. Haluk Kardeş her şeyi milim milim düşünmüş. Bize de “Armut piş, ağzıma düş.” kısmı kalmış. Yani hazıra konduk. Bundan iyisi Şam”da kayısı.
Sevgiyle kalın. Bu arada kitaplarına da bir bakın derim.