Bir insanın hayatta tek başına var olması ne yazık ki mümkün değil. Mutlaka ama mutlaka sizi dünyaya getiren birileri olmalı. Ve sağlıklı bir hayat sürebilmek için de çevrenizdeki insanlarla iletişim halinde olmalısınız. Doğal olarak bu iletişim belirli sorumluluklar doğuracak. Ve bizler de bu sorumluluklar doğrultusunda hareket edeceğiz. İşte bu durum çevremizdeki insanların bizim üzerimizdeki görünür veya görünmez etkilerini açığa çıkaracak. Bu etkiler bir noktadan sonra öyle bir boyuta ulaşacak ki, onların fikirleri veya talepleri doğrultusunda hareket ettiğinizi fark edeceksiniz. İnsanın bu döngüden kurtulması ne yazıktır ki pek de mümkün değil. Çünkü insan sosyal bir canlı olmaya muhtaçtır. Bu durum da onu belirli kalıplar içine sokar. Ve bazen istemediği şeyler de yaptırır.
Ailenin Gölgesi
Hayatımızdaki insanların bizim üzerimizdeki etkisine verilebilecek en güzel örneklerden biri ailemiz ile olan ilişkimizdir. Bu dinamikte aileden kastımız anneniz veya babanız olabilir, aynı zamanda sizin kurduğumuz bir aile yani eşiniz ve çocuklarınız da bu örneğin içinde kusursuz bir şekilde çalışırlar. Bir insan dünyaya getirmek neresinden bakarsanız bakın büyük bir sorumluluk anlamına gelir. Ve elbette bu sorumluluk bazen ebeveynlere belirli kararlar verme zorunluluğu yaşatır. Belli bir yaşa gelene kadar çocuğunuz hakkında en doğrusunu elbette sadece siz bilirsiniz. Bu sebeple ebeveynlerin çocukları için karar vermesinde elbette hiçbir sakınca yoktur. Peki ya çocuk kendisi için karar verebilir hale geldikten sonra? İşte ailenin çocuk üzerindeki görünmez eli bu noktada devreye girer. Aileler bazı bazı kararlar alırken ne yönlendirmeler yaparken ne yazık ki objektif olamazlar. Bunun sebebi kendi hayat tecrübeleri ve yaşanmışlıklarıdır.
Bazen onlar kendi yapamadıklarını çocukları yapsın, onların ulaşamadığı hayallerine çocukları ulaşsın isterler. Fakat bu esnada esnada çocuklarına bu konuyla alakalı fikirlerini sormak akıllarına bile gelmez. Siz de bir ailenin çocuğu olarak bir anda kendimizi görünmez bir elin yönlendirmesiyle hareket ediyormuş gibi hissedersin.Veya kendi ailenize sahipseniz bu dinamik sitede ailenizin sizden beklentileri sizin istediğinizden bambaşka biri olmaya zorlayabilir. Tamamen kariyerinizi odaklı bir gelecek planlıyorken Başta size bunu vaat eden eşiniz, size iyi bir anne olmamakla suçlayabilir ve evde daha çok vakit geçirmenizi isteyebilir. Bu talepler size kendinizi sorgulama ihtiyacı olarak geri döner. Ve eğer karşınızdaki insanı haklı bulursanız Kendi yolculuğunuzda bırakıp bir başkasının senin için çizdiği rotada yürüyor olursunuz.
Arkadaşlar, Patronlar, İdoller…
Elbette hayatımızın üzerinde görünmez bir etkiye sahip olan insanlar yalnızca ailemiz değil. Akademik hayatımızda, iş hayatımızda veya arkadaş çevremizde de bizim hayata dair aldığımız kararları etkilemek isteyen ve çoğunlukla da bunu başaran pek çok insan yer almakta. Peki bu insanların bizi etkilemesine neden izin veriyoruz? Çünkü bu insanlarla aramızda ne şekilde olursa olsun bir ilişki söz konusu.
Dostlarımızın sözünü dinliyoruz çünkü onların bizi sevdiğine inanıyoruz bu sevgiyi kaybetmek istemiyoruz. Onların bizim iyiliğimiz düşündüklerine o kadar eminiz ki söyledikleri sözlerle kafamızı karıştırmalarına izin veriyoruz. İş arkadaşlarımız ile aramızda bir rekabet söz konusu onların doğrudan bize söylemelerine gerek olmadan davranışlarının bizim davranışlarımızı şekillendirmesine izin veriyoruz. Onlar rekabet etmeye başlayınca biz de saldırıyoruz. Onlar gardını düşürürse rahat bir nefes alıyoruz. İşimiz ile ilişkimiz içselleştirdiğimiz bir mevzu olmaktan çıkıp adeta bir savaş alanına dönüşüyor. Bir de idollerimiz var… Çevremizde kendimize hayatıyla biz de rol model olabilecek birini seçiyoruz. Ve karşımızdakinin bundan asla haberi olmasa bile onun davranışları ile ve kararlarıyla bizim hayatımızda yapıcı veya yapıcı etkiye sahip olmasını sağlıyoruz. Yani bazen öyle bir hale geliyoruz ki, birinin bize müdahale etmesi için bunu talep etmesi bile gerekmiyor.