Düşünüyorum da… AK Parti hâlâ nasıl oluyor da, toplumdan hatırı sayılır oranda teveccüh görmeye devam ediyor!
AK Partiyi seven, bu partiye dünya görüşleri doğrultusunda gönül verenlerin, ülkemizde meydana gelen gelişmelerden veya değişimlerden etkilenmediklerini ileri sürmek, ne kadar “ussal”dır?
Bu kitleler, hiç mi ekonomik değişimlerden etkilenmiyor?
“Hayat pahalılığı”, AK Partiye oy verenlerin mahallesine uğramıyor mu?
AK Partiye teveccüh edenlerin hepsi, acaba çok mu varlıklı?
İşsizlik… Yoksulluk… Alımgücünün düşmesi… Adalet duygusunun örselenmesi…
Bunlar hiç mi rahatsızlık yaratmıyor AK Partiye oy verenlerde?
AK Partiye oy vermelerindeki ya da desteklerinin sürmesindeki dayanak hâlâ kanıksadığımız:
Askerî vesayet ile bürokratik vesayet mi?
İçinde bulunduğumuz sosyal ve siyasal düzen, zaten tüm iktidarı tek kişide toplamadı mı?
Düşünmek gerekiyor.
Bizim yanlışımız sadece tek taraflı düşünmek.
Empati kuramıyoruz!
Soğukkanlı bir biçimde düşünmemiz gerekiyor…
Evet…
AK Parti, neden sanki hâlâ alternatifsiz bir parti olarak tanıtılmakta?
Çok uzatmadan soralım: AK Partiyi iktidarda tutan faktörler, neden bir türlü değişemiyor?