İngiltere’nin en önemli tarihi yapılarından olan ve yılda 1.5 milyon turistin ziyaret ettiği Stonehenge’i Anadolu’dan gelen göçmenlerin inşa ettiği ortaya çıktı. M.Ö. 3000’de yapılan ve Londra’nın 130 kilometre batısında yer alan Stonehenge’in tam olarak ne için yapıldığı bilinmese de anıt, astronomi, astroloji, geometri, meteoroloji ve paganizmle bağlantılı ve hala çözülemeyen pek çok gizeme sahip olduğu için dünyaca çok ünlü.
Akdeniz’den Britanya’ya Uzanan Bir Yolculuk
Doğa Ekolojisi ve Evrim adlı bilimsel dergide yayınlanan araştırmada, bilim insanları İngiltere’de Neolitik dönem insan kalıntılarından elde edilen DNA’yı, o dönem Avrupa’da yaşayanların DNA’larıyla karşılaştırdı. DNA araştırması, İngiltere’deki Neolitik dönem topluluklarının Anadolu’dan göç ettiğini ortaya koydu. Göçten önce, Avrupa’da avcı toplayıcı küçük gruplar yaşıyordu. M.Ö. 6000’de Anadolu’da başlayan büyük göç dalgasında bir grup, Tuna Nehri’ni izleyip Orta Avrupa’ya yönelirken, bir grup da Akdeniz boyunca ilerleyip bugün İspanya ve Portekiz’in bulunduğu İberya’ya ulaştı.
DNA kanıtları, Neolotik Britanyalıların kökeninin büyük ölçüde Akdeniz rotasını ya kıyı boyunca ya da teknelerle bir adadan diğerine geçerek takip eden bu gruba dayandığını gösteriyor. Anadolu’dan büyük bir göç dalgasıyla önce İber Yarımadası’na gelen ve bir süre burada yaşayan halklar, İber Yarımadası’ndan Fransa üzerinden kuzeye ilerlediler. Britanya Adası’na ise Galler ya da Güneybatı İngiltere üzerinden girmiş olabilecekleri sanılıyor.
Avrupa’ya Tarımı Ve Dev Anıtları Getirdiler
İngiltere’ye göç eden bu halklar, Avrupa’ya tarımı getirdi. O dönem İngiltere’de yaşayan yerel halktan olan avcı-toplayıcı gruba ait DNA örnekleri de incelendi. Buna göre, o dönemin çoğu Avrupalı avcı-toplayıcı halkı gibi, bu halk esmer ve mavi gözlüydü. Neolitik çiftçilerin ise derilerinin daha açık renkli, kahverengi gözlü ve siyah ya da koyu kahverengi saçlı olduğunun belirlenmesi de tarım toplumunun Anadolulu olduğuna başka bir kanıt niteliğinde. Anadolu’dan Britanya’ya gelen neolitik çağ göçmenlerinin tarımın yanı sıra, megalit olarak bilinen dev kayalarla inşa edilen anıtları da getirdiği ortaya çıktı. Stonehenge Anıtı da bu kültürün bir parçası.
Anadolular Britanyalılarla Karışmadı
Araştırmalar, M.Ö. 4000 yılına gelindiğinde, Britanya’da “batılı avcı-toplayıcı” halkların yaşıyor olmasına rağmen, yerli Britanyalılarla Anadolu’dan göç eden ve tarım yapan halkın pek karışmadığını gösteriyor. İskoçya’nın batısında yaşayan bir grup dışında, avcı-toplayıcı halkın yerini Neolotik çiftçilerin aldığı ifade ediliyor. Londra’da Ulusal Tarih Müzesi’nden Dr. Tom Bot, “Neolotik çiftçilerin gelmesinin ardından, yerel Britanyalı avcı-toplayıcıların izine pek rastlayamıyoruz. Bu durum, hiç karışmadıkları anlamına gelmiyor. Sadece nüfuslarının genetik bir miras bırakmak için çok küçük olduğunu gösteriyor” dedi.
Önerilen İçerik: Yeni Bir İnsan Türü Bulundu: İnsanlığın Soy Ağacı Değişiyor
Haber Editörü: Pelin Aykın | kooplog