Hayatınızın amacını mı kaybettiniz ya da hiç bulamadınız mı? Depresyona mı girdiniz ve çıkacak kapıyı bulamıyor musunuz? Sürekli üzgün ve mutsuz mu hissediyorsunuz? Hayatınızın amacını mı sorguluyor ve güne uyanmak için herhangi bir amaç bulamıyor musunuz? İşte bütün bu dertlerin sahiplerine Netflix’ten yeni bir dizi geldi: After Life
Eğer şanslıysak hepimizin hayatında O insan diyeceğimiz biri olacaktır. Bu kişi hayatınızın kaybolmuş yap-boz parçası gibi kusursuz bir şekilde hayatınıza dâhil olacaktır. Yaşamdaki her şeyi bizi tamamlamış bu kişiyle yapmak isteriz. Onunla gülüp, ağlamak, bütün başarıları onun için kazanmak, onunla televizyon karşısında pineklemek, hatta bazen onunla susmak isteriz. Kazandığımız zaferler onun içindir. Belki onun için güne uyanırız, onun için güzelizdir. Peki, ya bir gün o insanı kaybedersek? Ayrılık, boşanmadan bahsetmiyoruz; ya o kişi bir gün ölürse?
‘O’ Artık Yok
İşte After Life tam olarak bu konuyu ele alıyor. Tony (Ricky Gervais) günlük hayatında eşine sırılsıklam âşık, inanılmaz enerji ve neşe dolu bir adamdır. Kayınbiraderine ait yerel bir gazetede yazar olarak çalışıp, her gün sevgili eşi Lisa’ya (Kerry Godliman) kavuşabilmek için mesaisinin bitmesini iple çeker ve her akşam eşi ve köpeği ile birlikte huzur dolu yuvalarında eşine muzırlık(bildiğin eşek şakası) yapar. Aşk ve eğlence dolu bu günler, kaderin ağlarını örmesi ile birlikte son bulur. O artık yalnız ve mutsuz bir adamdır. Eşini kan kanserinden kaybetmiştir ve artık tek bir gün yaşamak için bile bir sebebi kalmamıştır. Günler birbirini kovaladıkça Tony insanlardan nefret ettikçe, insanlarında nefret ettiği bir kişi haline gelir. Her gün intiharı düşünür ama hep engel olan bir durum çıkar, köpeklerin karnı açtır.
Yaşadığı kayıp sonrası, mutsuz, aksi ve düşüncesiz biri haline gelen Tony hem kendisine hem de çevresindekilere hayatı zorlaştırmaktadır. İntihara meyilli olan Tony, insanlara istediği gibi kötü davranıp bir yerden sonra intihar edip her şeyden kurtulabileceğini düşünmektedir. Ölümden korkmaması onun için bir süper güçtür.
Kafamıza Vura Vura Güldürür Cinsten
Ofansif mizaha konu olan şakaya güldükten sonra konuyu kafamızda tarttığımızda bu şakaya aslında neden gülmemiz gerektiği çıkarımına varabilmemiz. Ricky Gervais dünyada bu dengeyi en iyi sağlayabilen insan. Özellikle son gösterisi Humanity’de bu işin nasıl yapılması gerektiğinin manifestosunu kafamıza çarpıyor. After Life ise Gervais’in bir yandan hep yüzdüğü ofansif mizah sularında geçerken bir yandan da hayata olan güzellemesi olarak karşımıza çıkıyor.
Hem Yazar Hem Oynayan Ricky Gervais
After Life’ın senaryosunu kaleme alan ve yönetmen koltuğunda oturan Gervais, aynı zamanda Charlie Hanson ile birlikte dizinin yapımcılığını da üstleniyor. Altı bölümden oluşan dizinin oyuncu kadrosunda Kerry Godliman, Tom Basden, Tony Way, David Bradley ve Ashley Jensen gibi isimler de yer alıyor.
‘’Ben De Bu Hayattayım’’
Tabi Tony eşinin ardından hala hayata gerçek anlamıyla tutunamamıştır. Bir süre daha yaşamaya devam eden Tony bu sırada da çalıştığı yerel gazeteye gitmeye de devam etmektedir. Bu noktada yerel gazetecilikte ölmeye başlamıştır ve tutunulan son dal da Tonylerin gazetesidir. Tabi burada Ricky Gervais’in onda meslek grubu arasından Tony için gazeteciliği seçmesi de tesadüf değildir. Tony’nin dünyanın hızlı gelişimi karşısında tutunduğu tavır da bizlere açıkça gösteriliyor.
Bölümler ilerledikçe de yerel gazetesinin önemini daha iyi kavrama şansına sahip oluyoruz. O küçük yörenin insanları için muazzam bir işlevi var. O insanların ‘’Ben de bu hayattayım’’ diyebildikleri tek yer yerel gazete olmuştur. O gazete yer alabilmek ve insanları varlıklarından haber verebilmek için oldukça absürt hikayelerle karşımıza çıkıyorlar. Tabi bu yerel halkın bunu yapabilecekleri ellerinde kalan tek mecra kalmıştır. Ortaya koydukları hikâyeler bir yandan kafamızı yaksa da kendimizi onların yerine koyduğumuzda o gazeteye çıkmaları gerektiğine bir şekilde ikna oluyoruz.
Herkes Tony Hayatta Kalsın Diye
Dizinin tüm yan karakterleri Tony’nin dönüşümünü sağlamakla yükümlü kişiler olarak konumlandırılmış. Kanserden ölen eşinin videoları Tony için bir yol gösterici. Köpek, Tony’nin eşi ile olan bağlantısını organik olarak sürdürmekle yükümlü. Bakımevindeki babası Tony’nin yeni ufuklara açılmasındaki aracı. Patronu ve aynı zamanda kayınbiraderi olan karakter ve mezarlık sohbetlerinin ortağı Anne, Tony’nin sağduyulu davranmasındaki en önemli etkenler. İşe yeni başlayan Sandy, Tony’nin egosunu kurtarmakla yükümlü. Postacı, psikiyatrist, yeğeni ve iş arkadaşları onun hayata tutunmasının en büyük sebeplerinden biri olan mizahını besleyen unsurlar. Babasına bakan ve dizinin sonunda Tony’nin gönlünü kaptırdığı hemşire, onun için hayatın devam ettiğini anlama motivasyonudur.
Önerilen İçerik: Netflix’ten Yeni Süper Kahraman Dizisi: The Umbrella Academy
‘’Senin Yaşama Umudun Var’’
After Life dizisindeki en iyi yan karakterler: Seks işçisi Daphne ve keş gazete dağıtıcısıdır. Daphne üzerinden ötekinin önemine varabilmek mevzusuna muhteşem bir altyapı oluşturulmuş. Ayrıca uyuşturucu bağımlısı gazete dağıtıcısı Julian üzerinden kendini kırabilmek ve hayata karşı tamamen ümitsiz kalmak üzerine derin konular işlenmişti. Dizinin en etkileyici sahnelerinden biri ise Tony’nin uyuşturucu kullanarak ölmek isteyen bir bağımlıya ölmesi için para vermesi; asla cesaret edemediği kendi intiharını bir şekilde bağımlı üzerinden yapmasıdır. Tony’nin devamlı ertelediği intiharına karşı aşırı dozla ölmek isteyen gazete dağıtıcısı ‘’Senin yaşama karşı hala ümidin var’’ demesi Tony cephesindeki bütün sorularımızı cevaplamış oldu.
Hayat Güzel Mi, Bilemiyorum?
“Her şey benimle ilgili değil ve canım yanıyor olsa da dünyadaki kendi ufak köşemi biraz olsun daha güzel bir yer yapabileceksem hayat belki yaşamaya değer.”
Tony’nin her gün karısını ziyaret etmek için gittiği mezarlıkta gördüğü Anne onun gibi eşini kaybetmiş bir kadındır. Fakat ondan farklı olarak eşiyle yaşadığı 40-50 yıllık ömrün anılarıyla mesut olan hayatına onsuz ama onun anılarıyla yaşamaya devam eden hayat dolu bir kadındır. Tony aslında Tony’nin hala yaşamak istediğini fark ettiren de Anne olmuştur. Fakat Tony’nin kafasında devamlı bu hayatın güzel olup olmadığı sorusu vardır. Fakat karşısına çıkan her şey hayatın içinde çok fazla umut olduğu ve umudun insan hayatını güzelleştirdiği göstermektedir.
Tony ‘’Umut her şeydir’’ diyerek hayata tutunmaya çalışırken dizi bir yandan da bize seçenekler de sunmuştur. Mesela Tony’nin öğle yemeğine çıktığı kadını düşündüğümüzde, kadının eşi intihar etmiştir. Fakat kadın bunu hiç umursamamış hatta sanki hiç yaşanmamış gibi yaşamaya devam etmiştir. Yani acıyı inkâr etmeyi seçmiştir. Bir de uyuşturucu bağımlısı Julian vardır ki o intiharı seçmiştir. İşte dizinin en büyük başarısı bu üç seçeneği sunarak umudun varlığını yüceltmeyi seçmesidir.
Diziyi bu kadar övdükten sonra kötü taraflarına gelirsek; ilk olarak bu kadar basit ve aksayan bir senaryo kesinlikle Ricky Gervais’e yakışmıyor. Extras ve The Office’in yanında After Life oldukça vasat bir konumda kalıyor. Nihayetinde gerçekten de bazı anlarda yaptığı inanılmaz zeki dokunuşlarla bizi darmadağın etse de After Life, Ricky Gervais hayranları için yeni bir şey vadetmiyor. Dozunda ama vurucu draması, kaliteli ofansif mizahı, ne yazık ki klişeye düşen senaryosu ve Kevin Hart şakaları biraz üzüyorsa da bütününde başarılı bir yapım olmuş.
Sonuç olarak dostlar izleyin ve izletin diyoruz!
Önerilen İçerik: Her Ayrı Psikolojik Mod için 7 Farklı Netflix Dizisi Önerisi
İlginizi Çekebilecek Faydalı Bağlantılar: