Seni ilk tanıdığımda kendi kabuğuna çekilmiş, gözyaşlarını içine akıtan, kapşonlusunu başından indirmeyen, eve giderken korkan ve neyle karşılayacağı sürprizlerle dolu 15 yaşında bir kız çocuğuydum.
Şimdiyse bu satırları kendi kabuğundan çıkmış,gözyaşlarını yine içine akıtan ama bunu da söyleyen, saçlarını kısacık kestirip savura savura yürüyen, evden hiç çıkmak istemeyen 23 yaşında genç bir kız olarak yazıyorum.
Herkesin bana içine kapanık biri dediği dönemde nasıl oldu da içimde ki o şımarmak isteyen kız çocuğunu gördün?
Nasıl oldu da herkesin sessizlik diye adlandırdığı durumu sen mutsuzluk diye anlayıp mutluluğumu da sesimi de bana kazandırmaya çalıştın bilmiyorum.
Nasıl oldu da anlatmadan dinledin?
Bildiğim tek bir şey var hayatımda ki yerin kimsenin sahip olamacağı kadar özel. Kimsenin değiştiremeyeceği kadar farklı. Senin bile. Benim bile.
Seni hayatımda tutmak için çok çabaladım. Sen de aksine hayatından çıkıyım diye çabaladın ve bu bir savaş olsaydı eğer sana sen kazandın derdim.
Ben öğrendim hatta öğrettin demeliyim. Gitmenin sevgiyi azaltmadığını, fazla vefanın insanın kendisini içten içe tükettiğini ve sevdiklerimizin hayatımız boyunca hayatımızda kalamayacağını.
Ben öğrendim
iyileşmek isteyemeyen birini ne yaparsam yapayım iyileştiremeyeceğimi
yürümek istemeyen birini yerden kaldıramayacağımı
karanlıktan şikayet edip ama ondan beslenen birine ışık tutmanın fayda etmeyeceğini.
Şimdi sana o 15 yaşında ki o kızın duygularıyla yazıyorum çünkü değişmeyen tek şey bu.
Yaşadığım her duyguyu hep bir şekilde anlayıp yanımda olduğun için,
Gözyaşlarımı silerken bana bile çaktırmadığın, yolumu kaybettiğimde bana yol gösterdiğin, yapamazsın kelimesini duymaktan ezberlediğim anlarda yaparsın dediğin için
Bi iki dakika rahatça gözlerimi kapayım diye göğsünde bana yer açtığın için
Teşekkür ederim.
Tek başıma her şeyin üstesinden gelebileceğimi bana hatırlattığın için teşekkür ederim.
Varlığına çok teşekkür ederim.
Hayatımda olmadığın bi hayata hazırlıyorum kendimi. Bunu sana söylesem biliyorum ki sen yine yaparsın diceksin bana. Yaparım. Ama bu yazdıklarımı sana söyleyemem.
Yapma demezsin çünkü. Yaparsın dersin.
Başta da dedim ya bu bi savaş olsaydı eğer sen kazandın derdim. Sen kazandın.
Seni çok seviyorum. Seninle bir kere daha tanışsam ki tanıştım sayılır yine çok severdim ki sevdim.
Kalbin sevgisiz, gözlerin ışıksız kalmasın canımın içi. Hayallerinden bile daha güzel olsun her şey.