TOPARLAN VE AYAĞA KALK, MUTLULUK HEMEN ARKANDA

Fotoğraf sahibi: Khoa Võ (@Khoa Võ on Pexels)

Hayat gerçekten çok garip. Belki de hiç hayalini kurmadığım bir noktadayım şuan. Olduğum yerden memnun muyum, kısmen diyelim. Mutlu muyum, evet mutluyum hatta galiba çok mutluyum …

 “Beklenti yorar” derlerya o kadar doğduymuş ki , ben kendimi hiç beklentiye girmeyen biri olarak düşünüyordum bu zamana kadar, ama öyle değilmiş. Gerçekten beklentileri bir kenara bırakıp geleceğe dair olsun, özel hayatım olsun, çevremdeki insanlar olsun hiçbir şeyi kasmadan tam olarak içimden gelerek yaşayınca mutluluğu buldum. Daha doğrusu mutlu olmayı öğrendim.

Yazdığım bu yazı size saçma veya çok klişe gelebilir ama beni o kadar değiştirdi ve o kadar olgunlaştırdı ki…

  • Mutluluk kocaman kahkahalar atmak mı? 
  • Mutluluk sevdiklerinle birlikte olmak mı?
  • Mutluluk para mı? Aşk mı?
  • Mutluluk ney ?

Herkesin farklı cevaplar vereceği ve aslında hayatımız için çok çok önemli olan bu soru sizin için ne ifade ediyor? Bulunduğunuz konum, olmak istediğiniz insan, aşık olduğunuz kişi, işiniz … Hiç düşündünüz mü, belki de sadece huzurlu olmak yeterlidir. Evet zenginlik, güzellik çok güzel şeyler ama içinde gerçek mutluluk yoksa neye yarar ki. Şuan gerçekten mutlu musun?

İşte bu sorunun cevabını bulmak için yaşadığımı fark ettim. Hayat şartlarına sığınmak istemiyorum ama yaşamımızın bir gerçeği olduğu kaçınılmaz. Peki elimizdeki sartlarla mutlu olamaz mıyız. Tabi ki olabiliriz ama aç gözlülüğümüz buna müsade ederse. 

Mutluluk bu kadar zor olmamalı. Biz insanlar bu kısacık hayatımızda güzelim günlerimizi mutluluğu aramakla geçirmemeliyiz. Çok saçma hobilerimiz olabilir. Marka olmayan çantalarımız neden olmasın önemli olan çakma da olsa istediğini yapmak değil mi. Neden bir şeyleri zorluyoruz. Evet çok güzel ve lüks hayatlar yaşamayı hepimiz hak ediyoruz ama biz şuanımızdan memnun değilken dahasını elde edince mutlu mu olacağız? 

Kimse kendine bunu yapmamalı… 

Hiç kimse istemediği konumda olmamalı…

Ve en önemli olan kimse kendini kandırmamalı!

 Evet insan elinden geleni yapmalı ama tüm sonuçları düşünerek. Nede olsa herkes zengin olamaz, herkes çok güzel veya yakışıklı olamaz. Her zaman genç kalamaz. 

O yüzden demem o ki, yıllarca çalışıp hayatını paraya adamamalı insan. Kendini, çevresindeki sevdiği insanları ihmal etmemeli. Her ne olursa olsun en başta kendini yıpratmamalı. Hayat karşımıza ne çıkartır bilemeyiz. Ama her şeyden önemli olan bizim mutluluğumuz olduğunu unutmamalıyız.

DEDİ

Unutmamalıyız ki küçük şeylerden de mutlu olabiliriz. İnsanlar, ki başta en yakınım dediğiniz insanlar en çok eleştiri yapacak olan insanlardır. Onları dinlemeyin diyemem ama olabildiğince onları az duyun. Evet onlar belki sizin kötülüğünüzü istemiyor, ama sizin düşüncelerinizi de kısmen yok sayıyorlar. 

İnsanları dinlerim ve o konuşmadan sadece hoşuma giden kısmı seçip alırım. Bunu yaptığımda o kadar rahatlıyorum ki o bunu dedi, bu şunu dedi… Bir de bitmeyen niye sorusu var. Niye öyle yaptın, niye bunu aldın, niye, niye, niye…

O yüzden sadece kendini memnun et. Mutluluğu doyasıya yaşa bırak insanlar sana ayak uydursun. Hayatın cilvesi ile dans et… Kendini sev ve değer ver… Üzül, ağla, bağır, çağır.. Ne olursa olsun kendini yıpratma. 

Hayat gerçekten çok garip demiştim ya, o seni şaşırtmaya her zaman devam edecek. Hatta cilvesi de bazen dansa başka birilerini kaldıracak. 

Umarım hepimiz mutlu olmayı öğrenir ve çok çok mutlu oluruz.

Hayatın ne kadar kısa ve acımasız olduğunu unutmayarak.

Tüm gerçeklere rağmen… 

 

İçli Köfte
Yirmili yaşlarının başında ve çiçeği burnunda gazetecilik mezunuyum. Anlatmak istediğim çok şey var diye düşümdüm ve o yüzden buradayım.
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
ALTINCI BÖLÜM: YAZARIM DERSEM YAPARIM
Sonraki
Bilimsel Etik ve Ahlak Üzerine

Bilimsel Etik ve Ahlak Üzerine

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.