Ben bir sanatçıyım.
Kelimeler ile dans edecek, karanlığa sığınacağım. Sözcükleri yazarken duygularımı kusacak, onları romantize edeceğim.
Ben bir sanatçıyım.
Kendimi hapis etmişken kendi dünyamda, hayatta kalmaya çalışacağım. Düşüncelerim beni boğacak, suyun altında, belki de toprağın, nefes almaya çalışacak ve başaramayınca kalemimi elime alacağım. Kafamın içindeki düşüncelerle savaşmak zorundayken bile hayaller kuracağım. Esir olduğum şey kendi düşüncelerimken hastalıklı bir şekilde onları yazacağım.
Ben bir sanatçıyım.
Herkesten daha iyi olduğumu düşünürken içten içe kendime acıyarak işkenceler çekeceğim. Herkesin üstünde olduğum, herkesten zeki olduğum düşüncesi ne kadar somut olursa kafamda, o kadar soyutlaşacak düşüncelerim. Her şey birbirinin içine geçmişken, bunaltıcı olmuşken gerçek hayat, ben aklımdaki görünmez yerlere kaçacağım.
Ben bir sanatçıyım.
Zaman ilerledikçe kendime olan nefretim arasında çürüyüp gideceğim. Sevince kendimi geç olacak her şey için. Başkalarının hayatlarını yazarken kendi hayatımı yaşayamayacağım. Mahsur olduğum hapishaneyi betimlerken çıkışı göremeyeceğim. Belki de asla normal düşünemeyeceğim, belki de asla tükenmeyecek aklımdaki zehir. Belki de asla olamayacağım normal insanlar gibi. Nedenini sorduklarında ise cevabım basit olacak:
Ben bir sanatçıyım.