Müzik ve ruh… Birbirini dengeleyen, tamamlayan ve hatta iyileştiren iki uç nokta. Müzik mi ruha iyi geliyor yoksa ruh mu müziğin ritmine kendini kaptırıyor? Burası biraz muamma. Ama hepimizin bildiği tek bir şey o da; “Müzik ruhun gıdasıdır”
Ta milattan önce 4. yüzyılda Sokrates’in ruhuna dokunarak bu sözü söylemesine sebep olan müzik, aradan yüzyılar geçmesine ve ritminin değişmesine, çeşitlenmesine rağmen hala ruhumuzu iyileştirmeye devam ediyor. Üstelik bunun için dinlenen tarzların, şarkıların aynı olması da gerekmiyor. Müzik, insana böyle bir şart koşmuyor. Kimimizin ruhunun gıdası rap, kimimiz ruhunu slowda dinginliyor, kimimizin ruhunu bir pop şarkı dansa kadırıyor, kimimiz duygularını rocka aktarıyor. Ama müzik hepimizin ruhunun ortak dili oluyor. Bu düşüncelerle yola çıkıp sizinle harika bir ruh aşçıları serisine başlıyoruz. Evet, ruh aşçıları. Onlar bizim ruhumuzun gıdası olan müziğin baş aşçıları; sanatçılar. Yazdıkları, söyledikleri ya da hem yazıp hem söyledikleri şarkılarla ruhumuza ince ince gıda takviyesi yapan aşçı sanatçılarımızı ay ay konu alacağız bu serimizde . Hadi o zaman başlayalım 🙂
Ağustosun Müzik Aşçıları
Aylardan Ağustos. Dışı yaz mevsiminin son ayı ama içi tam bir sonbahar havası. Tam da “bu ay da bu şarkı dinlenir” diyebileceğimiz nice şarkılar yazıldı, söylendi ve ruha dokundu. İşte Ağustosun Müzik Aşçıları:
1.Mabel Matiz
21 Temmuz tarihinde 5. albümü “FATİH” i sunan Mabel Matiz’in, albümünde ki şarkılarını dinlemeyen yoktur, diye düşünüyorum. Dinlemeyen varsa hemen gidip dinlesin. Emin olun ki; albümdeki birçok şarkıda replay tuşunuz paramparça olacak. Ama ruhunuz… Mabel ve sesi, Mabel ve şarkıları, Mabel ve sözleri. Ruhunuzu defalarca bedeninizden ayırıp şöyle bir varoluşsal sancı içinde dolaştırıp ara sıra çıkmazlara sürükleyip sonra tekrar yerine en saf haliyle koyacak. Özellikle “MÜPHEM” şarkısı; tam Ağustos ayının ortalarında yüzümüze vuran o ince rüzgarın altında, elinizdeki sıcak kahvenin buhusu eşliğinde dinlemelik bir şarkı. Şu sözlere bir bakın:
“Bakma öyle yabancılar gibi
Sesin ayazken içim üşür
Ne korkular azad ettim be canım
Soyun sen de, biraz beni düşün”
Görüyoruz ki Ağustos ayında; müzik ruhun gıdasıysa taçlı aşçısı MABEL MATİZ.
2. Oğuzhan Koç
21 Temmuz tarihinde aynı anda iki farklı şarkısını yayınlayan Oğuzhan Koç’un şarkılarının sözleri gib, isimleri de dikkat çekiciydi. Birisi soru, diğeri o sorunun cevabı gibi duruyordu. Birinin adı “YOK MU?”, diğerinin adı “YOK”
Adları gibi şarkıların sözleri de birbirini tamamlıyor. Şu şarkıların sözlerine bir bakın:
YOK MU?
“Çatına mı düştü aşk birden?
Kapına da serdim gülleri
Ne içeri aldın kalbinden
Ne de silip attın külleri”
YOK
“Hiçbir anlamı yok ayrılığın
Çok istedin oysa
Her çiçek solar
Koparmazsan da kurur dalında”
Bunun dışında Oğuzhan’ın sesinden bahsetmek istiyorum. Naif. Oğuzhan Koç’un sesi ruhunuzu sadece beslemekle kalmıyor. Aynı zamanda yorulan ruhunuzun dinlenmesi için size kuytu bir sahil kenarında deniz dalgalarının arasında yer ayırıyor. Yani deniz dalga sesi Oğuzhan Koç şarkıları der susarım.
Görüyoruz ki Ağustos ayında; müzik ruhun gıdasıysa ustalık belgeli aşçıcı OĞUZHAN KOÇ.
3. Melike Şahin
“DİVA YORGUN” adlı şarkısını geçtiğimiz günlerde yayınlayan Melike Şahin’den ve onun şarkılarından bahsetmek buraya sığmayacak gibi. Ama ben yine de bahsetmek istiyorum. Sesi güzel olmasının yanında dokunaklı bir yapısı da var. Öyle ki şarkı nasıl olursa olsun Melike’nin ağzından çıktığı an ruhumuzun iliklerine kadar tüm anlamıyla işliyor. O an biz şarkıyı değil, şarkı bizi anlamlı kılıp var ediyor. Melike Şahin’in şarkılarında hepimizin ruhu can buluyor. Şu sözlere bir bakalım:
“Ay doğacak ömrüme
Akarından beterinden
Korudu mevlam aklımı
Göğe baktım güneşi gördüm
Talihim döndü mü ne?”
Görüyoruz ki Ağustos ayında; müzik ruhun gıdasıysa uzman sertifikalı aşçıcı MELİKE ŞAHİN.
4. Murat Boz
Tam da Ağustos ayında “GÖZDEKİ MAVİYE” şarkısını yayınlayan Murat Boz pop şarkıların veliahtı olarak yine bizi mest ediyor. Şarkıları değişiyor, yenileniyor ama kendisi hep aynı çizgiden ilerliyor. Murat’ın şarkıları dengesiz ruhumuzu dansa kaldırıp dengeliyor. Sonra tüm bedenimizde koca bir gülümseme bırakıyor. Şu sözlere bir göz atalım:
“Hiç gülmüyorsa kalbim senin için nasıl atsın,
Dönüp baksın
Susturmuyorsa hasretimin çığlığını yansın
O gemiler, batsın”
Görüyoruz ki Ağustos ayında; müzik ruhun gıdasıysa bölüm birincisi baş aşçısı MURAT BOZ.
İşte Ağustos ayının dört aşçısı ve ruhumuza sundukları müzik gıdaları. Eylül ayında başka aşçılar ve yepyeni gıdalarla görüşmek üzere 🙂