İnternette her zaman psikoloji ile ilgili olduğu iddia edilen amacı sadece reaksiyon almak olan bilgiler, içerikler vardı fakat son zamanlarda bu içerikler fazlasıyla arttı. Mesela buna örnek olarak eskiden zeki insanlar gece geç uyurlar şeklinde paylaşımlar olurdu. Fakat günümüzde çoğu insan kendini gece geç yatan biri olarak tanımlar bence.
İnsanlar bir süredir internetteki paylaşımlardan yola çıkarak kendi kendisine psikolojik rahatsızlık tanısı koyuyor. Bu tanılar da genellikle depresyon, anksiyete, sosyal fobi ve yeme bozuklukları oluyor. Bu tanıların dışında insanları şizofren olduğuna ikna eden postlar bile gördüm… İronik şekilde şizofreni sahibi kişiler şizofreni olduğunu kabul etmezler genelde. Psikolojik rahatsızlıklar anlatılırken fazlasıyla basit anlatıp günlük hayatta herkesin yaşadığı problemler psikolojik bozukluk gibi aktarabiliyor.
Eski zamanlarda insanlar psikolojik bozuklukluların ne olduğunu bilmediği için yardım alamıyordu fakat şu anda da sanki herkes tüm psikolojik bozukluklara sahipmiş gibi aktarılıyor. Örneğin DSM5 ‘te rahatsızlıkların tanı kriterlerinde işlevsellikte bozulma yaratması gerektiği yazar. Ki bu madde tanı koyma sürecinde en önemli maddelerden biridir fakat Instagram’da ben bu maddeye değinen göremiyorum. Bu paylaşımları psikologlar, psikolojiyle ilgili birkaç eğitime katılıp bir iki psikolojiyle ilgili kitap okuyup kendinin bu alanda yetkinleştiğini iddia edenler, alanla uzaktan yakından alakası olmayan insanlara kadar çok geniş bir kitle paylaşıyor.
Bu biraz fazla duyar gelebilir ama “işte benim terapim”, “psikoloğum şu gerçek değil dedi” gibi psikoloji üzerinden kurulmuş espri kalıplarından da hoşlanmıyorum. Çünkü insanlar zaten terapi denen şeyin ne olduğu konusunda hala yanılgı içerisindeler. Örneğin neden psikoloğa gidiyorsun ki boşuna kazıklanma ben senin derdine bedava da çözüm yolum bulurum denilmesi gibi. Terapi sanki sadece insanları mutlu etmek için var diye düşünülüyor. Terapi sürecinin sonunda kendinizi iyi hissetmeniz gerekir fakat bu beklenti terapinin eğlenceli olmasından değil sizin sorunlarınızla baş etmeyi öğrenmenizden kaynaklıdır. Bazı terapi seanslarından ağlayarak çıkmanız da olasıdır.
Bir diğer sorunlu alansa travmalar. Büyük bir kesimin travması vardır ve bu travmatik deneyimlerin sebepleri farklı farklıdır, bunun yanı sıra insanlar aynı travmatik olayı yaşasa bile farklı farklı tepkiler veriyor. Sosyal medyadaki paylaşımlara baktığımızda sanki bir olay herkeste aynı şekilde travma yaratıyor ve herkes aynı travma tepkisini veriyor gibi aktarılıyor. Verdiğimiz her tepkinin travma kaynaklı olduğu iddia ediliyor gibi bir noktada.
Bu noktada belki de en büyük yanılgı insanların biricikliğini unutmak. İnsanlar bütün insanların eşsiz varlıklar olduğu gerçeğini göz ardı edip psikolojiden kesin, net değişmez yasalar bekliyor. Fakat psikolojide çeşitli yaklaşımlardan oluşuyor. Bir hikâye var, gözleri bağlanan insanları file dokunduruyorlar ve herkes filin neresine dokunduysa fili o şekilde tanımlıyor. Psikoloji bu hikâyeye benziyor. Bir diğer unutulmaması gereken nokta ise psikoloji bir bilim dalıdır. Bir psikoloji öğrencisi olarak Instagram’a girdiğimde hiç duymadığım kavramlar duyuyorum. Ne olduğuna bakmak için Google Scholar’a girdiğimde makale bulamadığım oluyor. Bazı paylaşımlarda ise bilgi ve kavram doğru oluyor ama yanıltıcı derece eksik bilgiyle paylaşılmış oluyor.
Sanki bütün psikoloji kötüdür dedim gibi oldu ama değil. Benim de severek takip ettiğim içerikler var bunlar genelde genel olarak bilim dallarıyla ilgili içerik üreten sayfalara ait. Sadece yanlış veya eksik bilgilerin bu kadar yaygın şekilde aktarılmasına karşı biraz sinirliyim.
Bu benim paylaştığım ilk yazı. Yazı yazarak kendimi ifade etmek konusunda pek iyi değilim ama yazdıkça gelişeceğime de inanıyorum. Bu yazıyı okuduğunuzda her şeyi bildiğini iddia edip ahkam kesen birisini görüyorsunuzdur belki ama pek öyle değil. Burada yazacağım yazılar genelde son zamanlarda neyin üzerine düşünüyorsam onunla ilgili olacak ve ben biraz hararetli düşünen biriyim o ahkam kesmeler aslında benim heyecanımdan kaynaklı.
Bu arada çok çabucak fikir değiştiren biriyim. Bugün a dediğime yarın b de diyebilirim. Yarın bir gün bu yazının tam tersini de iddia edebilirim. Yanlış yapmışım, yanlış düşünmüşüm, yanlış biliyormuşum demek zor biliyorum benim için de öyle ama bunu yapabilmek bence benim geliştiğimi gösterir. Yeni şeyler deneyimlemişim, yeni şeyler öğrenmişimdir. Bu yüzden bir şeyler hakkında kesinlikle eminim diyemem, cümlelerim genelde bilmiyorum belki şöyle olabilirle başladığı çok olur. Kendimi de tanıttığıma göre bu yazıyı burada bitirebilirim.