Yaz tatiline girdiğimiz gün anlamıştım birşeylerin hisle değilde doğru davranışlarada gerek olduğunu.Ama bu ne kadar sürebilirdi ki.Benim bunu anlamam 20 yıl sürdü desem yeridir.Fakat herhangi bir neden beni doğru davranışa itti.Bu nedenimin adı KAPSÜLER ÇIKIŞ bulmuştum nasıl çıkacağımı o kapsülün içinden yada şöyle mi desem karanlık boşluk.Tanıdık geldi değil mi? sizlerede sizlerde en az benim kadar bu boşluğu zamanında yaşadınız fakat cevaplayamadığım tek bir soru var.NASIL ÇIKTINIZ?
Ben hala bulmuş değilim hatta şuan bile bırakasım var yazmayı ama nedensiz bir şekilde hala devam ediyorum.Neyse daha fazla boğmadan sizleri başlığın asıl sebeplerine geçelim.Kişide oluşan tükenmişlik sendromu denen bu türdeki sorunlar belirli alan kapsamında oluşuyormuş.Siz buna dışsal etkenler diyorsunuz fakat benim tanımlandırmam içsel dış kaynak çünkü kişi içinde büyüttüğü kadar dış etkenleri suçlama kapasitesi içine girer benim yaptığım bundan bile ayrı çalışıyor.Dışsal borçlanma adını verdiğim bu sistem insanoğlunun içinde dış bir etkeni dış bir katmandan borca alması durumunda tıpkı alınan para borcunun ödenenememesi durumunda bireyin girdiği bunalım gibi olarak düşünüyorum.
Peki ya bu borcun ödenenememesi durumunda yani karşılığının verilememesi durumunda bireylerin girdiği bunalım bunun ismide benim nezlimde Sendrom için oluşan SENDROM TEFECİSİ bu kişilik çalıştığı müddetçe kişilerin herhangi bir hayat yaşama arzularına(hedef odaklı olma,hayatı sevme,sosyalleşmek vs.) etki edebilecek ölçüde zarar verir.Peki soralım nasıl önlenir? önlenemez hiçbir şekilde diye dersem eğer paragrafı kapatıp herhangi bir başka uğraş elde edinebilirsiniz fakat buda sizin az da olsa kurtulmanıza yardım eder.Kandırmacadan ibaret olan bu hayat seçeneği bizleride tam bu yönden etkilemiyor mu oysa ki peki neden bunları yaşıyoruz neden hiçbir zaman nefes alabilecek kadar yani mutlak mutluluğu tadacak kadar gelişemez ki bireyler veya toplum.
Bence asıl sorun kırılmış kalplerde ilk kalbinizin kırıldığını ana gidin lütfen neden ne sebepten ötürü olduğunu anlayın galiba az da olsa sorularınıza yanıt verir gibi olur.Peki burdakı asıl mesele bizim herhangi bir şekilde bunlara yanıt arama çabamız bizi belirli bir yere taşıyacak mı?Hala bu sendromda olduğum için galiba yanıt veremeyeceğim ama bence metnin sonunda kendim bile anlamamı umuyorum.Komik geliyor yazarken o kadar da önemli bir sorun gibi gelmediğini aslına bakarsanız bende şaşkınım neden hala hiçbir şey hissetmiyorum neden hala sorular kafamda manyak bir şekilde çalkalanıyor.Bir terapiste görünmemi söylediler ama ben bunun yararlı gelmeyeceğini belli bir yerden sonra o bile zevksiz bir hale dönüşeceğini hissediyorum.Ama sanki biri var ki içimde bu hissizliğin aşılacağını benim her işi mutlu halde yaşayacağımı söylüyor.Fakat pek dinleyesim yok sürekli bastırıyorum onu sürekli engel oluyorum.
Engellemenin mutlak düşünce kafesine sokmasına aslında zemin hazırladığımı düşünüyorum fakat bununda içimde pek de istekli olmadığını görüyorum.Hala soruların durmadığını hala içimde sen ne yapıyorsun otur ve düşün hiçbir şey yapmadan dediğini duyar gibiyim.Belkide oturduğum yerden kalkmam benim için iyi geliyor olabilir ama pek de etkileyici gelceğini sanmıyorum o değilde içimde birikmiş ne kadar çok kelime var şuan 3311 kelime tükettiğimi görüyorum paragrafın hala kötü olması nedensiz bir şekilde moral bozukluğuna dahil sürüklediğini hissediyorum.
Ama ne kadar işe yarıyor ki sıfır etkisi var belli ki daha uzun yazmam gerekiyor.Konunun devamını dahil unuttum sanki birşeylerden bahsediyorduk dimi 🙂 belki bir gram size iyi gelecek bir hikaye anlatmak istiyorum ama onunda ne kadar yararlı olacağını benim gibi insanların bunu okumaya bile tahammülü olmadığını aman kim okuyacak gibi seslenmelerini bile hissediyorum parmaklarım şimdiden yoruldu içimdede birazdan okuyacaklar ve çok saçma bulunacağı kaygısı dahil var.Ama ben bunu aştığımı biliyorum ya aman okusunlar sanki farklı bir içerik farklı bir şey ben zaten onların içinde düşüncelerinin bir bölümünde o mükemmeliyetçiliğin onları böyle saçma gibi görünen aslında iyi gelen terapi gibi bir düşünce boşaltma yerinden faydalanmadıklarına üzülüyorum.Bu bile ne kadar umrumda değil bir bilseniz sabahtan beri aynı şarkının içinde dönüp dolaştığım gibi aynı konuyuda anlatır gibi davranıyorum.
Neyse saatte tam 23:23 şuan neden böyle bir saate denk geldiğimi çözmek istiyorum ama bunuda google amcaya sorunca yok sevdiğin kişinin seni sevdiğini yok onunda seninle ilgili şeyler planladığını falan söylüyor.Bu ne kadar faydalı ki google abi bana daha gerçekçi gelmelisin bence yaşadığım onca şeyden sonra onunda geleceğini mi söylüyorsun nah gelir gibi bir düşünceye beni itiyor.Bir türlü doğru yazamama ne demeli backspace tuşunu dahil bulamıyorum:)
Konu bütünlüğü niye yok diye düşünüyorum.Ama elden ne gelir ki ne de olsa sendromlu birinin gündeliği olarak görüyorum.:( Artık bunda bile tükendiğimi görmek beni yordu bilgisayarı kapatıp uyumak istiyorum sırt ağrısı bir yandan ellerimin yorgunluğu bir yandan aslında müzik güzel gibi geliyor (WAY DOWN WE GO şarkısı)Kapının sesi bile bazen bu kadar rahatsız gelmedi burda bile kola doldurmak için durdum.Hatta birazdan sigara içmek için bile durcam:)Yaklaşık 55 saniyelik bir durgunluktan sonra dumanı üflediğimde ne kadar havalı olduğum aklıma geldi 🙂 Şarkının seside az zaten su sesi buraya kadar geliyor.Sigarasından bir duman alan çocuk yani ben öksürerek şöyle dedi herhangi bir konu hakkında bir ton bilgiye sahipsin ve neyi yapıp neyi yapmayacağını biliyorsun fakat neden ısrarla aynı hataları yapıp duruyorsun.Düşüncelerimi durduramıyorum adamım sadece yazıyorum elbet bir gün doğru düşüncelerin neler olduğunu bulurum.
Yaklaşık 23:23 den beri sadece 10 dakika geçmiş hala bile bir araya getiremediğim düşüncelerin olduğunu varsayarak ve artık düzenleyerek sizlere ilk aktarmak istediğim gerçek düşüncelerimi kendime her zaman sorduğum soruların cevaplarıyla birlikte vermek istiyorum galiba bence artık risk almanın zamanı geldi DOĞRU DÜŞÜNMEK.Üniversite 3 e yeni geçmiştim iş yerine kazık gibi gelen yanlış davranışlarım sebebiyle ki ben öyle düşünüyorum.Neyse uzun süren bir otobüs yolculuğu ile tabi kuzenimle beraber geldim.Yurda ilk girişte o bunalımın yaşandığını ve gerçektende ağır bir şekilde ilk başlanıgıcın yurt kapısında başladığını söyleyebilirim ama kendime bile kanıtlayamıyorum.Neyse odaya girdim yerleştim falan tabi biz çok açız hemen yemek falan yedim kuzenim uyudu tabi yukarıda ben yemek yedikten sonra uyumak istedim.Sonrası basite kaçan anılar oda arkadaşları ile tanışmalar falan filan okul anıları gibisinden yaşantılar tanışmalar falan filan bence gün içinde ne yaptığım bu konunun başlığına giremez çünkü farklı bir bakış açısıyım ben.Kendimi bazen şekil A olarak görüyorum nedense.Biz konumuza dönelim yurt odasında otururken bir gün kuzenimle beraber aşağı inmek istedik ordada bana bu manyaklığı yaşatacak sürekli bir bakış farklılığı verecek bipolar dostumla karşılaştım daha sonra bana baya yardımı dokunacak kişi.Bu çocukla ben zaten geçen yılda tanışıklığımdan dolayı samimiyetimi baya arttırdım ve yaşadığı küçük bir sorunla benim odama gelmesini istedim bunu bile niye istedim bilmiyorum odam daraldı bir anlığına artık sanki daha fazla yük altına girmemek ister gibi davranıyorum.Şuan bile ders çalışmam gerekirken neler yaptığımı bir ben birde dostum biliyor.Neyse yaşadığım şeylerin devamında ise sorularımın beni tatmin etmeyecek düzeyde olduğunu farkettim.Ne yapsam işe yaramıyordu krizler mi desek bunalımlar mı desek depresyon mu desek şarkıların verdiği ruhsal zararları mı desek hepsi birden saldırıyor.Benim sanki dermanım kalmamış gibi tavır almam hedef sapkınlığı yaşamam kimi bunu dinsizliğe artık Allah a yalvarıp tövbe etmemi söylüyor fakat ben bunu öyle görmüyorum bence insanın içindeki bu sıkıntıya cevap vermesi belirli bir düzeyden sonra başlıyor.Biz buna büyümek yada karakter oturması olarak görüyoruz.Büyümek ne demek sorusuna kendi içimde cevabı hep şu şekilde verdim bence büyümek sana doğru gelen davranışları değilde toplumun trendlerinde ki davranışları yapman daha doğrudur dedim.Sizce de doğru değil toplum tarafından kabuk görünen yanlış olsa dahil aslında yer edinmiş dillere ve zihinlere pelesenk olmuş doğruların olduğu bir toplum gibi geliyor.Ben bu algıyı yıkmayı çok denedim ama altında çok kez ezildim bence sizin ezilmeniz doğru değil topluma doğru gelen davranışları yapın trendlerde neler varsa onları takip edin.