Vedalar…

Bu gece vedalardan bahsetmek istiyorum. Beklenmedik vedalardan….

Hoşlanmıyorum ben vedalardan, bilhassa beklenmedikse.. İnsan öyle aniden gider mi..? Hiç düşünmez mi ardındakileri? Sorarım size gitmek bu kadar kolay mı ki..?

Ha birde meşhur veda sözcükleri var ‘kendine iyi bak’ gibi… Sen yoksan kendime niçin iyi bakayım ki..? Sen iyi olmama sebepken benden kendime iyi bakmamı nasıl istersin..?

Anlam veremiyorum vedalara… Yapılması o kadar gerekli mi ki..?

Bu hayat hengamesinde hemen hemen her gün belki de farketmeden onlarca veda sahnesine tanık oluyoruz… Her gün bir çiçek soluyor mesela, her gün ay çiçeği aşık olduğu güneşe veda ediyor, her gün yıldızlar hasretini çektikleri gökyüzüne veda ediyorlar, her gün bir insan uğruna yanıp tutuştuğu dünyaya veda ediyor… Hangi veda daha acı veriyor peki..?

Bu yüzden hoşlanmıyorum vedalardan…

Ha tabi birde ‘hoşçakal’ var, unuttum onu. Sahi hoşçakal ne demekti? Neye hoşkalıcaktım sessizce gitmiş olan sana mı yoksa sessizce vedana maruz kalan bana mı..?

Bu kadar kolay mıydı gitmeyi sözcüklere sığdırmak..? Bencil olana kolaydı…

O halde suçlu kimdi? Veda eden mi yoksa vedaya izin veren mi? Elinde olsa durdurur muydu ki..?

İşte bu yüzden sevmem ben vedaları………………….

Hivda 🌙
Subscribe
Bildir
0 Yorum
Inline Feedbacks
Tüm yorumları gör
Önceki
Aşk
Sonraki
Hissiyat-ı heyecan…

İlginizi Çekebilir

kooplog'dan en iyi şekilde faydalanabilmeniz için çerez (cookie) kullanıyoruz.