Akdeniz yazının kavurucu sıcağında fazla dışarıya çıkmazdım. Tabi bir dönem işler değişti ve dışarıya daha çok çıkmaya başladım. Sebebi ise benim için inanılmaz özel olan birisinin olmasıydı. Siyah saçlı güzel bir kızdı. Muazzam bir ilişki başlangıcımız ve devamı vardı. Ortak arkadaşlarımız ve yakın çevremiz de gayet iyiydi. Uzun lafın kısası hiçbir sorunumuz yoktu. Dönem dönem kıskançlık krizleri ya da zıt düştüğümüz konular olurdu sadece. Ben onun sayesinde olabildiğince iyi bir karaktere büründüm. Ki hâlâ bu böyle devam ediyor ve böyle de devam edecek. Yine onun sayesinde mental olarak birçok sorunumun üstesinden geldim. Her zaman bana desteğini ve sevgisini gösterir; benim modum yükselene kadar bırakmazdı konuşmayı.
Sabahları benden daha erken kalkar ve uzunca günaydın mesajları atardı. Sesini tarif etsem edemem sanırım ama kız olduğu ince bir sesi ve bir renk olsaydı eğer gold rengi olacak bir sesi vardı. Ayrıca hayatta gördüğüm en dürüst kızdı. Evet bu bir artı gibi gözükebilir ama değildi. Çünkü bazen yalan duymak daha iyi hissettirirdi…
Az biraz anlattım nasıl birisi olduğunu. O çok güzel sevilebilecek bir kız, bir hayat arkadaşı adayıydı. Kendisine her geçen gün daha da çok bağlıyordu beni. Sanki büyü yapıyordu…
Şu an hepsi geçmiş oldu. Geçmişte kaldı ve bir defter daha öyle ya da böyle kapandı. Her ne kadar dirensem de hayat bir şekilde müthiş bir şekilde birleştirdiği bizi ayırdı. Ama bu ayrılık her ne kadar beni üzse de ben sevdiğime kızamadım, nefret edemedim.
Uzun bir süre geçti üzerinden yer yer depresif. Yine yaz sıcağında dışarı çıkıyorum tabi sıklığı azalsa da.
Ne zaman otobüse binsem aklıma geliyor ve camdan dışarı bakıp düşüncelere dalıyorum. İçimden ağlamak istiyorum. Eskiden ya beraber biner ya da beraber olabilmek için binderdim. Ve şimdi ise onunla bir alâkam olmadan biniyorum…