Çıkmaz bir sokaktır yalnızlık .
Bazen kaçarken yakalanır,bazen de sebepsiz yere kapılırsın,bir boşluğun içine sığınmaktır aslında yalnızlık boş bir kavanozun içine girersin ama kalbindeki o yalnızlık zamanla o kadar büyür ki o küçücük kalbinin bir zamanlar sığındığı yere sığınamamaktır yalnızlık .
iki çeşit yalnızlık vardır ;
1. Kendin seçersin yalnız olmayı.
2 Yalnızlığa mahkum edilirsin .
Benim dışım çok kalabalık ama içimde bir yerlerde hiç dolduramadığım o yalnızlık var bir türlü dolmuyor kimi alırsam sanki itiyor gibi ama etrafımda ki o kadar insandan yalnız olduğum bile görülmüyor .Bir insan tek geziyor diye yalnız değildir yada kalabalık arkadaş çevresi olduğu içinde yalnız olmayacak anlamına gelmiyor bunu kendinizi ölçerek anlarsınız zaten hepimizin kalbinin bir köşesinde o his vardır ,ya birgün yalnız kalırsam …
Bazı geceler müzik açıp balkona oturduğum an anlıyorum ne kadar yalnız olduğumu bir müzik ve bir kahve yetiyor içimin o derin sessiz duruşu ve bir o kadarda konuşması ile tamamlıyorum bütün gecemi işte o an anlıyorum yalnızlık büyük bir kaçış yoluymuş aslında kaçmak güzel evet ama nereye kadar kaçıcaz ki kaçarken ya doluya yakalanırsak , pek hoş olmaz dimi biz ne kadar kaçıp yalnızlığa sığınsakta birgün karşımızda duran gerçekle elinde sonunda karşılaşacaz maleseff ki hayat acımasız bir oyundur.