Kent Hayatı
“Gelecek kurulurdu da geçmiş bulunulamaz mıydı?”
“Basit mi geldi gitmek?”
“Kolay olanı yapmak, kaçmak mıydı?”
Yoook..
Kalmakla ilgili soruları
istemiyorum artık.
Çünkü dinlemeyeceğim,
Yutupdan kar-fırtına sesini,
Dostlarla gidilen Aydos ormanını,
Ağaçlı yollardan geçerken,
Açılan araba penceresini,
Gitmemiz lazım buralardan
Hem de Akdeniz uzak,
Karadeniz soğuk demeden,
yağmurlu ağaçların diplerinde
mantar toplamalıyız seninle
Düşünsene
Tatilde gördüğümüz portakal ağaçlarını,
turuncuya boyamıştı sokakları.
Kent hayatından bunaldığımda
Ufak bir kasabada yaşama hayaline
sarılıyorum.
Yıllar geçiyor..
Şubat 2, 2022
Beylikdüzü
***
ismi: Viktor E. Frankl
Nörolog ve psikiyatr
1942 yılından 1945 yılına kadar Nazi toplama kamplarında yaşamış.
“İnsanın anlam arayışı” kitabında (okuyorum), Nazi toplama kampında yaşadığı ve gördüğü şeyleri anlatıyor.
Kitabında:
Bir amaç olduğu zaman yaşamın anlamanın bulunabileceğini vurguluyor, İnsanlığın kurtuluşunun sevgi yoluyla olacağını savunuyor,
Bireylerin kendi davranışlarını ve kendi yolunu seçme özgürlüğü insanların ellerinden her şey alınsa bile alınamayacağını fark ettirir.
Yazar acıyı tarif ederken içinizi acıtabilir:
“Bir benzetme yapacak olursak, bir insanın acı çekmesi, boş bir odadaki gazın davranışına benzer.
Boş bir odaya belli bir miktarda gaz verildiği zaman, oda ne kadar büyük olursa olsun, gaz odanın tamamına yayılır.
Ne kadar küçük ya da büyük olursa olsun, acı da insanın ruhuna ve bilincine tamamen yayılır.
Dolayısıyla insanın çektiği acının “büyüklüğü” kesinlikle görecelidir”
