Birkaç hafta önce bu güzel şehri ziyaret etme fırsatım oldu. Gerçekten tarih açısından dolu dolu bir şehir. Gittiğim her yerde tarihten izler bulmanın mutluluğuyla yorgunluğumu unutup her karışını görmeye çalıştım. Eski binaları, konakları, tarihi eşyaları, aletleri onaran koruyan halkına ve belediyesine canı gönülden teşekkür ediyorum.
Her şeyiyle mükemmel bulsam da beni en çok etkileyen kalesi idi. Afyonkarahisar Kalesi. Yüksekliğinin 226 metre olduğunu okumuştum. Hakikaten devasa bir yapı. Babam çıkalım dediğinde ne kadar merak etsem de önce duraksadım. Korktum. Bu kadar basamağı çıkmak hiç de kolay değil. Fakat o kadar merak sardı ki içimi yer yer koşarak yer yer yürüyerek ve dinlenerek o 625 basamağı çıktım. Benim için gerçekten çok büyük bir başarıydı. Çok yorulmuştum ama buna fazlasıyla değmişti. Şehrin manzarasını izlemek efsaneviydi ve sanki tüm şehir ayaklarımın altında gibiydi. Zirveye bayrağımız asılı idi. Oraya çıkan insanlarla birbirimizin yüzüne bakarak mutluluğumuzu, gururumuzu birbirimizin yüzüne bakarak bile anlıyorduk. Kelimelere ihtiyaç duymuyorduk. Benim için mükemmel bir deneyimdi. Sonraki gün ne kadar bacaklarım ağrısa da iyi ki çıkmışım o kaleye diyorum. Atalarımın savaşarak kan dökerek aldığı ve bizlere kadar korunarak gelmiş bu eşsiz kaleyi, Afyonkarahisar Kalesi’ni yolunuz düşerse mutlaka ziyaret edin.