Kendinizi her şeye kaygı duyarken düşünebilir misiniz? en küçük örnek olarak ekmek almaya giderken araba çarparsa, ayağım kayıp düşersen vb. bu nedenlerle ekmek almadığınızı düşünün ama eninde sonunda ekmek almanız gerekebilir. Bu düşündüğünüz sorunlar tekrar gün yüzüne çıkacaktır. Ama bunun yerine hiç bir şey olmadan da ekmek alabilirsiniz. Şimdi kaygı bozukluğuna ( anksiyete ) giriş yapalım.
Anksiyete, sinirlilik, korku, endişe ve endişeye neden olan çeşitli bozukluklar için genel bir terimdir. Bu bozukluğun bir çok fiziksel ve ruhsal belirtisi vardır. hafif kaygı belirsiz ve huzursuzdur ama şiddetli kaygı günlük yaşamımızı etkileyebilir. Anksiyete bozukluğu olan bir kişi “tekrarlayan düşüncelere veya endişelere sahip olan” olarak tanımlanmaktadır. Anksiyete bozukluğunun bir çok çeşidi vardır ve bunların da bir çok belirtisi vardır.
Genelleştirilmiş anksiyete bozukluğu: Bu bozukluk yaygın bir kaygı bozukluğudur. Bu gruba dahil olan kişiler kaygılarının sebebini her zaman tespit edemezler çünkü her şey hakkında o kadar çok kaygı duyarlar ki artık ne hakkında kaygı duyduklarını anımsamazlar.
Fobi: Fobi kaygı bozukluklarından biridir ama diğerlerinden farklıdır. Bu bozukluk gereksiz olarak kabul edilmektedir ama kişi hala kaygısını kontrol etmekte zorlanmaktadır. Çevrenizde fobisi olan bir çok kişiye rastlamışsınızdır. Bu kişiler genelde hayvanlardan. olaylardan veya çevrelerindeki nesnelerden kaygı duyabilirler.
Panik Bozukluğu: Çevrenizde çoğu arkadaşlarınızdan veya ailenizden birilerinin benim panik atağım var dediklerini duymuşsunuzdur. Dikkat etmişseniz bu kişiler küçücük bir uyarıda bile hemencecik tepki verirler. Peki nedir bu panik atak. Panik atak stresli ya da korkutucu deneyimler sonucu ortaya çıkabilmektedir. Ama bir tetikleyici olmadan da ortaya çıkabilir. Panik ataklar davranışsal sorunlara yol açabilmektedir bu yüzden psikolojik tedavi alınmalıdır.
Sosyal Anksiyete Bozukluğu: hemen hemen herkesin sahne korkusu vardır. Peki bu korkunun bir kaygısal bozukluk olduğunu biliyor muydunuz? Böyle söylenince biraz korkunç gelmiş olabilir. Ama zamanla düzelebilir. Ama zamanında düzeltmeye çalışmazsanız ileride gündelik yaşamınızı zor hale getirebilir hatta insanlarla ilişkilerinden bile kaçar duruma gelirsiniz. Yani “asosyal” olursunuz.
Obsesif Kompulsif Bozukluk (OKB): Temizlik konusunda takıntılı kişiler görmüşsünüzdür ya da bir şeyleri sürekli kontrol eden birilerini. Mesela soba ya da lambaları. bunun Obsesif Kompulsif Bozukluk olduğunu biliyor muydunuz? Bu kişiler takıntılarının mantıksız olduklarını bilirler ama kolay kolay vazgeçemezler. Nede olsa bir takıntı.
Travma Sonrası Stres Bozukluğu (TSSB): 2. Dünya Savaşından sonra pek çok Alman askerinde psikolojik sorunlar ortaya çıkmış. Çoğu da savaş sırasında olmuş. Bu kişilerin davranışlarında tetikleyicileri önlemek için davranış bozuklukları ortaya çıkmış. Sadece 2.Dünya savaşında değil günümüzde de pek çok örneği var. kaza sırasında bir çok yakınını kaybetmiş kişilerde de davranış bozuklukları fark edeceksinizdir. Bu bozukluk genelde flashbacklere (geçmişe dönme) yol açar.
Ayrılma Anksiyete Bozuklukları: Bu, güvenlik veya güvenlik hissi veren bir kişi veya yerden ayrıldığında yüksek düzeyde kaygı ile karakterizedir. Ayrılma bazen panik belirtileri ile sonuçlanır. Tepki, ayrıldıktan sonra aşırı veya uygunsuz olduğunda bir bozukluk olarak kabul edilir.
Sonuç olarak “anksiyete” bir çok davranışsal ve ruhsal sorunlara yol açmaktadır ve bir çok etmen bunu tetiklemektedir. Ama anksiyetenin de tedavisi var. Gerek psikolojik yardım gerekse ilaçlarla tedavi edilebilir. Yeter ki hasta iradeli olsun.