Nedir insan?
İnsan kelimesi unutulan varlık anlamında ins kökünden, kendisine öğretilen varlık anlamında înâs mastarından türediği söylenmektedir. Biz unutulan varlıklar, bu dünyada sonsuz bir hayat yaşarcasına abartıyoruz her şeyi. Herkes birbirini geçme yarışında adeta. Değişmeyen, saçma algılar hayatın huzurunu alıp götürüyor biz farkında olmadan. Sahip olduğumuz onca şeyler arasında sahip olmadıklarımızı düşünüyoruz. Doyumsuz varlıklarız. Bencilce hareket ediyoruz.
Nereye gidiyor böyle bu insanlık! Neden herkes birbirinden bu kadar nefret ediyor? Neden herkes birbirine muhalefet? Neden herkes birbirine düşman? Neden sınıf ayrımları hala yapılıyor? Hepimiz insan olarak doğmamıza rağmen neden sürekli aşağılıyoruz başkalarını? Bu mu bizim insanlığımız? Bu mudur insanlık? Bizi hayvanlardan ayıran özelliğimiz düşünen bir varlık olmamız ise eğer, bu vasat hale getirdiğimiz dünya bizim düşüncesizliğimizin sonucu olduğunu bilmek oldukça utanç verici. Acınacak bir haldeyiz. Medyanın tuzaklarına düştük. Okumadan, araştırmadan ortaya atılan fikri savunmaya başladık. Yanlış olanı doğru görmeye, doğru olanı da kınamaya başladı insanlık. Ne istediğimizi kendimiz dahi bilmeyen, mutsuz, huzursuz, inançsız, egoist hallere büründük. Yetinmek, şükretmek ve yardım etmek yerine savurganlığı seçtik, kötülüğü, şuursuzluğu seçtik.
Bu dünyayı ve insanların kalıplaşmış düşüncelerini değiştiremeyebiliriz ancak ilk olarak kendimiz ile başlamalıyız buna. Yaşantımızı gözden geçirmemiz gerekiyor artık. Daha fazla okumamız ve farkındalık kazanmamız gerekiyor. Bu beton evrende de çiçekler açtığını görmemiz gerekiyor. Yavaş yavaş da olsa bunlar, bir bahçe olacaktır elbet ilerde ve güzel kokular bürüyecektir etrafı. Bundan dolayı ilk kendinizi ve alışkanlıklarınızı değiştirmeye çalışın. Kendinizi sevin, değer verin, abartı hayatlardan kaçının, sade ve huzurlu yaşamaya çalışın. Hayatınız boyunca öğrenme süreciniz hiç bitmesin. Böylelikle düzenli, istikrarlı, bilinçli, mutlu hayatlar yaşarsınız ve yaşatırsınız. Hayat kaliteniz de huzurunuz da artar. Bu yaşantılar ne kadar çoğalırsa o kadar, iyi bir hal alır bu evren. Adaletsizlikler, kötülükler, ayrımcılıklar, fakirlik ve açlık gibi toplumsal sorunlar azalır. Kendimizi muhakeme etmemizin vakti geldi bence. Hiçbir şey için de geç olduğunu düşünmeyin, yaptığınız hataları gidin onarın şimdi, yapmak istediklerinizi artık ertelemeyin, korkmayın değişmekten, farklı düşünmekten. Cesaretinizi toplayın ve geçin artık harekete. Daha bilinçli toplum ve dünya için çabalayın.