İlk blog yazıma hoş geldin.
Şu an gerçekten çok heyecanlıyım. Ve uzun zamandır böyle heyecan verici bir duygu yaşamamıştım. Hayatıma farklı bir yön vermek adına yaptığım ilk eylemi bu yazımla birlikte gerçekleştirmiş bulunuyorum.
Uzun zamandır hayatım ve geleceğim için bir adım atmayı düşünüyordum özellikle karantina günlerinde bu düşüncem daha da artmıştı fakat nasıl bir adım atacağıma hangi yoldan ilerleyeceğime bir türlü karar verememiştim.
Bir boşluktaydım ve kafamda belirsiz karar verilmemiş bir sürü fikir ve hedef vardı ama gerçekten hangisini istediğimi bilmiyordum, bilinmezliğe giden bir yolda ilerliyordu bütün günlerim, boş boş ve avare geçen koskocaman bir zaman. Bütün bir günün özeti yemek yemek, ev işlerini yapmak, ders çalışmak ve uyumaktı.
Sabahları uyanmak bir çeşit işkenceydi, gözümü her açtığımda aklıma yapmam gerekenler geliyordu ve yataktan kalkmanın tersine geri yatma fikriyle uyuyabildiğim kadar uyumaya çalışıyordum. Çünkü o gün yapacaklarımın hiçbiri hedefimde, geleceğimde yer alan şeyler değildi ve bıkmıştım sürekli aynı döngüde yaşamaktan.
Aynı şeyleri yapmak, hayatıma hiçbir renk katamamak, hayatımı güzelleştirememek beni depresyona kadar sürüklemişti. Fakat yaklaşık bir buçuk saat önce çok yakın arkadaşımla sohbetimiz sırasında blog yazmaya karar verdim.
Buldum. Ne istediğimi, ne yapmam gerektiğini, hayatıma nasıl anlam kazandıracağımı buldum. Altın bulsaydım sanırım ancak bu kadar sevinebilirdim.
Düşüncelerimi yazmak ve birçok insana ulaştırmak bu hayatta en çok istediğim şeylerden biriydi. Artık bunu gerçekleştirmek için bir adım attığım için çok mutluyum.
Evet ufacık bir adım biliyorum. Çok küçük de olsa bu adımı attığım için kendimle gurur duyuyorum.
Bu yazıyı okuyan herkesin çizeceği yolu, belirleyeceği hedefi bulmasını temenni ederim.
Yazımı okuduğun için teşekkür ederim.