Gülüşlere aldanıp çıldırmışız korkulara da yer vermek gerekirken kimsesiz gülüşler niye ? Sabra meşkale taşıyan ellerinle bütün düşüncelerime eşlik et titremesin teklemesin yüreğin şu ellerin ellerimde gittikçe birikiyor sen bulunmamakta kararlısın ben göğün altında sigara yakmaya dönüp dolaşıp kanlı gecelerimizde yaşanan onca şeyi oturup birlikte düşünmüyormuyuz ? Oysa yanı başında değilmiyim bu dünyanın yalanlığında kaptırmadım kendimi bir seni bildim birde nefesim kesilinceye kadar ağlayarak uzandığım bankları… Hep olmayacak şeylere kapılmadım ya bizde kimselerin olmadığı bir mazi gibiysek ? Dönüp mazilerime baktığım da olmayacak şeylerin provası gittikçe acımasızlaşıyor bu tahammülfersa hayatımı koysam ellerine bedenimi buhranlarında kaybolmaktan kurtarabilirmisin ? Seni bir türlü unutamıyor olmam da bulunmamanda başlıca sebeplerden ileri geliyor nereye gidersen git şimdi hiç olmadığım kadar yakınım göğün altında. O eski fırtınalar şimdi sabah rüzgarı müpteladır yağmurlar bedenime sırtımda binlerce yara açtı yorgunluk. Gecenin kan akar gözlerinden şimdi varsın sabaha yeni bir yara ustura ağzındaki uykumu ikiye bölüp geldiğin yerlere döneceksin. Her şey yeni başlar çünkü başlamak bitmemin en uzağında degilmidir oysa yanı başında
Şimdi varsın bir telaşla uyandığım sabahlarda sokaklar daha bi yakındır nereye gidersem gideyim seni yürüdüm inandığım sözlerle tutundum mahalle çocuklarına binlerce kez öpeceğim alnından şimdi ne kadar uzaklıktasın ?