Düşünelim ki, şu an bulunduğumuz evden taşındık ve eve henüz internet bağlattıramadık. Telefonumuzda da internet yok ya da evimizdeki internet aniden kesildi ve telefonumuzda yeterince internet yok. Kısacası bir gün düşünün ve hiçbir şekilde internete ulaşamıyor olun, ne yaparsınız? 24 saat boyunca internetsiz geçireceğiniz bir günde neler yaşanabilir?
90lar kuşağı çocuğu olarak ben internetin içinde büyümedim. Sanırım bizim evimize internet geldiğinde ilkokulun sonlarında falandım ve ben yaşıtlarına göre internete erken yaşta kavuşan biriyim. Ondan öncede internetle bağlantım hafta sonları babamın işyerine gidince veya internet kafeye eğer bir ödevim vs. varsa kuruluyordu. Tabi o zamanlar internette pek yapılacak bir şey yoktu, bu kadar sosyal medya platformları da yoktu. Facebook yeni çıkmıştı galiba, seneleri siz tahmin edin, msn’de chat yapıp duruyorduk.
İşte böyle bir zamanda internetle tanışan biri olarak kendimden sonraki nesle göre kendimi daha az bağımlı, daha az internete muhtaç biri olarak görüyordum. Fakat şimdi düşününce benden yaşlı insanların, annemden bile büyük insanların ellerinden telefonlarını düşüremediklerini fark ettim. Onlar böyleyken ben ne haldeydim kim bilir, diye düşünürken kendimi test ettim ve ne kadar internetle muhatap olduğumu fark ettim.
Otobüste, evde, ders esnasında, işten boşta kaldıkça, hatta bazen işe ara verip telefonumu elime alıyorum ve hiç gereği yokken sosyal medya platformlarından birine girip geziyorum. Instagram’da keşfetime düşen yemek videolarını falan izliyorum. Mesaj dahi gelmemişken Whatsapp’a giriyorum ve galiba sizinde yaptığınız internetteki tonlarca saçma şeyi yapıp çıkıyorum ve bunu devamlı olarak yapıyorum. Kısacası ben de en az dünyanın geri kalanı gibi internet bağımlısıymışım ve o kadar bağımlıymışım ki bunu fark etmemişim bile.
24 Saat İnternetsiz Yaşama Deneyimi
İşte tüm bu anlattıklarımdan dolayı geçenlerde bir karar verdim ve 24 saat boyunca hiçbir şekilde internette girmemeye karar verdim. Telefonumun internetini kapattım, evdeki modemin fişini çektim. İlk yaşanan şey oturup duvarı izlemek oldu. Ne yapsam acaba diye düşünürken bir anda kendime sinirlendim. ‘‘Eğer internetin yok diye film izleyemiyorsan kitap oku, sen edebiyat mezunusun böyle duvarı izleyemezsin internetsiz kaldın diye’’ dedim ve açıp kitap okudum. Yani, akla gelen ilk şey kitap okumak oluyor.
Müziksiz Bir Otobüs Yolculuğu
Sonrasında Kadıköy’e inmek için otobüse bindim. Otobüs beni tuttuğu için otobüs yolculuklarında kitap okuyamıyorum. Açtım müzik dinledim ama devamlı internetim var diye Spotify’de hiç müzik kaydetmediğimi fark ettim. 4-5 şarkıyı döndürüp döndürüp dinlerken sıkıldım ve kulaklığı çıkardım. Uzun yıllardır hiç müzik dinlemediğim bir yolculuk yapmamıştım, arkadaşlarımla otobüse binmelerim hariç tabi. Akıllı telefonlar yokken ipod kullanıyordum, o kadar müziksiz bir yolculuk bilmiyorum. Garip bir deneyimdi, öndeki teyze bütün yolculuk geliniyle olan problemlerini anlatıyordu. Dinlemesi keyif verdi, ne yapan söyleyeyim.
Navigasyonsuz Yol Bulmak
Otobüsten indiğimde arkadaşımı aradım ve bana Whatsapp’tan ulaşamadığını merak ettiğini söyledi. Arayabilirdi mesela, ama bunu yapmayı o da hatırlamıyor. Neyse, bir mekân söyledi ve oraya gelmemi istedi. Tarif istedim ve dili döndüğünce anlattı. İşte benim için en büyük sorun burada başlıyordu: Ben o kadar büyük bir yer-yön özürlüsüyüm ki utanmasam evimin yolunu bile navigasyonla giderim. O gün Kadıköy’de bir yer bulma uğruna bütün esnaf kardeşimle muhabbet ettim. Nihayet arkadaşlarımı bulup yanlarına geçtiğimde saat biraz geç olmuştu.
Muhabbetin Tıkandığı Yerde Instagram Açmak
İnternetsizliğin bir diğer kötü yanı da arkadaşlarla oturulduğunda muhabbet tıkanınca Instagram’da turlayamamak. Bir yerden sonra kendimi telefonlarıyla oynayan insanları izlerken buldum. Bunu ben de yapıyordum galiba, kendime söz verdim bir daha asla yapmayacağım.
Akşam eve geldiğimde ise normalde bir film izler öyle uyurdum, tabi internette film izleyen biri olarak bunu da yapamadım ve yeniden kitap okuyup öyle uykuya geçtim.
Aslında bakarsanız internet gerçekten güzel bir araç, her anlamda. Fakat onu nasıl değerlendirdiğiniz çok önemli. Boş vakitleri doldurmak, hayata kısa molalar vermek için kullanılan bomboş bir amaç da olabilir; her türlü araştırmanı yaptığın, film izleyip kaliteli zaman geçirdiğin bir araç da olabilir.