Evet… Şu an saat 19.31. Ve bu gece İstanbul’a kar geliyor! Bu gece saat 00.00 da kar yağmaya başlayacak ve bu gece kar yağma ihtimali %80! Hem de aralıksız yedi saat artı üç gün kadar daha kar yağacak.
Her gün hava durumuna bakarım, bu bende bir alışkanlık. Hava durumuna göre hazırlanırım ve böyle dışarı çıkarım. Önümüzdeki 10 gün sıcaklıkların 4 dereceden yukarı çıktığı gün yok. Başlığın sebebi bundan sonra düzenli olarak her gün çalışmaya karar vermem.
Bu sadece derler için geçerli Kooplog’a istediğim saatte yazabilirim bunu kontrol eden kimse yok. Bu gün dershaneye yine gittim. Ve matematik dersinde rehberlik yapıldı. Ben de bundan sonra yukarıdaki kararı verdim. Bu, bu gün için geçerli değil çünkü bu gün kurs akşam bitti yani pek ders çalışasım olmuyor akşamları.
Sözel olarak hiç bir sıkıntı yaşamıyorum çünkü yazarım ne olabilirdi ki? Hocalar paragraf sorusu çözün ve bol bol kitap okuyun diyor. Ben paragraf ve kitap yazıyorum üstüne üstlük hocanın dediklerini de yapıyorum.
Sözel de Türkçe dışında her ders çok kolay zaten. İngilizce de hiç sıkıntı çekmem iyi bir İngilizcem vardır. Sosyal desen ezber işi ve ezberim iyidir. Din zaten yorum sorusu soruyor genelde.
Sayısal olarak zaten iki ders var ve ben matematik de çok zorlanıyorum. Sorular acayip saçma ve yapamayınca daha fazla yapasım gelmiyor. Ama tamam artık daha fazla ders konusundan bahsetmeyeceğim. Sonuçta bu benim günümü ve Zehra ile olan yazarlık hikayemizi anlatan bir sohbet tarzında deneme.
Ben blog yazarken günlük, deneme ve sohbet türlerini birbirine harmanlıyorum ve ortaya böyle içten gelmiş yazılar çıkıyor. O an aklımdan ne geçiyorsa onu yazıyorum. Ki zaten en güzel yazma stili bence böyle.
Sanırım bu günlük bu kadar…
